2026 bütçesi analizi: OVP uyumlu, fakat enflasyon hedefinden uzak bir görünüm ve politik etkileri.
2026 bütçesi, Orta Vadeli Program’ın makro çerçevesine yakın bir duruş sergiliyor; fakat enflasyon hedefiyle tamamen örtüşmeyen bir mali tablo ortaya koyuyor. Harcamalar artarken bütçe açığı da yükseliyor ve fiyat istikrarı hedefi sınırlı bir destek eşliğinde karşımıza çıkıyor.
Yılmaz: “Mali Disiplin Sürecek, Fiyat İstikrarı Öncelikli” ifadesiyle Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2026 Merkezi Yönetim Bütçesi’ni Ankara’daki Bütçe Bağlama Töreni’nde paylaştı. Yılmaz, OVP 2026–2028 dönemine paralel olarak büyüme, istihdam ve mali disiplin hedeflerinin korunduğunu belirtirken, “tek haneli enflasyon” ve finansal istikrarın güçlendirilmesi vurgusunu yineledi. Ancak rakamlar, bütçenin fiyat istikrarı cephesinde gevşek bir duruş sergilediğini gösteriyor. Analistler, maliye politikasının 2025’e göre sıkılaşmadığını ve para politikasının dezenflasyon hedefini destekleyecek ölçüde bir daralma öngörmediğini belirtiyorlar.
OVP ile Genel Uyum, Enflasyon Hedefinden Sapma başlığı altında 2026 bütçesi, OVP’nin üç temel ekseniyle uyum hedeflerini sürdürüyor: fiyat istikrarı, mali disiplin ve üretken büyüme. Ancak bütçe büyüklükleri enflasyon hedefini aşan bir genişlemeyi işaret ediyor. Aşağıdaki veriler dikkat çekiyor:
Bu rakamlar, OVP’deki %16 enflasyon hedefinin yaklaşık 10 puan üzerinde kalıyor. Dolayısıyla nominal artışlar mevcut olsa da dezenflasyon hedefiyle çelişen bir görünüm ortaya çıkıyor.
Bütçe Açığı Genişliyor 2026 yılında açığın yaklaşık 2,7 trilyon TL olması öngörülüyor ve bu, GSYH’nin %3,5’ine denk geliyor. OVP’deki 2,2 trilyon TL’lik açığa kıyasla yaklaşık %23’lük bir genişleme demek. Ekonomistlere göre bu tablo, Eğitime En Büyük Pay: Nicelik Artışı, Nitelik Sınırlı şeklinde özetleniyor; 2026 bütçesinde eğitime ayrılan pay %15,3 olarak hesaplandı. Ancak artışın büyük kısmı personel maaşları ve cari giderlerden oluşuyor; bu da beşeri sermayeyi güçlendirme hedefinin yatırım kalemlerinde sınırlı kalmasına işaret ediyor.
Eğitim bütçesi olumlu bir sinyal verse de altyapı yatırımları, öğretmen dağılımı ve devlet-özel okul farkları gibi yapısal sorunlara çözüm üretemiyor. Fiyat İstikrarı İçin Sınırlı Katkı parçasında ise bütçe makro göstergeler açısından OVP’ye uyumlu kalırken fiyat istikrarına yönelik destek sınırlı kalıyor. Bütçe, büyümeyi koruma yönünde önceliklerini sürdürürken enflasyonla mücadelede mali sıkılaşma rolünü geri planda bırakıyor. Sürdürülebilir bir dezenflasyon süreci için ise maliye politikasının aktif katkısı gerektiği konusunda uzmanlar görüş bildiriyor. Kaynak: Dr. M. Coşkun Cangöz, TEPAV, Medium
Yorum Yap