Prof. Üşümezsoy ile depremlerin güney yönüne ilerleyişini, potansiyel riskleri ve alınabilecek önlemleri keşfedin!

Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde meydana gelen 6.1 büyüklüğündeki depremin ardından bölgede hâlâ büyük bir hareketlilik hissediliyor. Özellikle son 24 saat içinde meydana gelen artçı sarsıntılar, yerel halkın endişelerini artırmaya devam ediyor. Bugün saat 15.35’te kaydedilen 4.9 büyüklüğündeki depremin ardından, deprem uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, A Haber canlı yayınında önemli bilgiler verdi. Depremlerle ilgili açıklamalarında, artçı sarsıntıların güney yönünde ilerlediğini vurguladı.
Prof. Dr. Üşümezsoy, ekran üzerinden gösterdiği haritada artçı depremlerin nerelerde yoğunlaştığını belirterek, “Şu kırmızı noktalar, bugün gerçekleşen artçı depremlerin olduğu yerler. Ekranda gördüğünüz o çizgi, Sındırgı’nın güneyindeki boşluğu ifade ediyor. Burası Sındırgı Dağı’nın konumunu gösteriyor. Daha önce belirtmiştim ki, tüm artçılar güneye doğru hareket ediyor. Bu durum, Sındırgı fayında meydana gelen artçıların değil, farklı bir fay sisteminin etkisiyle ilgili.” diye konuştu.
Üşümezsoy, Sındırgı’daki depremlerin yerel fay hattıyla bağlantısının zayıf olduğunu belirtti. Sındırgı fayının altında 15 kilometre derinlikte yer alan kökleri bulunmaktadır, ancak depremlerin üzerindeki yan yana paralel elektriksel fayların etkisinin daha fazla olduğunu ifade etti. Bu nedenle, artçı depremlerin belirli alanlarda yoğunlaştığını ve Sındırgı’dan sonraki ikinci depremin başka bir fay sistemine bağlı olduğunu düşündüğünü aktardı.
Ayrıca, Simav fayının Sındırgı ile olan ilişkisinin incelenmesi gerektiğine dikkat çeken Üşümezsoy, SİMAV’DA YAŞANAN DEPREMLER konusunu da ele aldı. “Simav’daki artçı depremler, Sındırgı depremi ile doğrudan bağlantılı değil,” dedi. Simav Dağı’nın eteklerinde ve çevresinde çok sayıda artçı sarsıntı olduğunu ancak bunların kendi başlarına deprem fırtınaları oluşturduğunu ifade etti. Üşümezsoy, bu tür sarsıntıların yaşanması durumunda bile büyük bir depremin meydana gelmeyeceğini belirtti.
Yer altındaki yarık sistemlerinin farklı yönlere doğru gittiğini ve bu yarıkların Akhisar bölgesinde de etkili olduğunu vurgulayan Üşümezsoy, “Yarıkların aktiviteleri, bugünkü büyük depremle herhangi bir ilişki taşımıyor. Özellikle Simav ve çevresindeki yapıları göz önüne almak önemlidir; zira her biri farklı yeraltı dinamiklerine ve fay sistemlerine sahip,” şeklinde konuştu. Depremlerin neden olduğu endişeleri azaltmak ve bilgilendirmek açısından bu bilgilerin önemini vurguladı.
Son olarak, Prof. Dr. Üşümezsoy’un canlı yayındaki açıklamaları, bölgede yaşayan halkın belirli bir bilinç düzeyine ulaşması ve depremler karşısında daha hazırlıklı olmaları açısından değerlidir. Doğal afetler hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak, insanları psikolojik olarak da güçlendirecektir. Dolayısıyla, depremler hakkında sürekli güncel bilgi sağlamanın ve uzmanların görüşlerini dinlemenin önemi büyüktür.






















Yorum Yap