Şener Üşümezsoy, Sındırgı için korkutucu bir deprem uyarısında bulunuyor. 6.0 büyüklüğündeki bir deprem mümkün mü? Detaylar burada!
Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde meydana gelen depremler, son günlerde artış gösteriyor ve bu durum, bölgede yaşayan halkı endişelendiriyor. Geçtiğimiz gün Sındırgı’da kaydedilen son sarsıntı, çevre illerden de hissedildiği için geniş bir bölgeyi etkisi altına aldı. Depremlerle ilgili uzman görüşleri, toplumun bu konuda farkındalığını artırmak amacıyla büyük önem taşıyor. Deprem uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, canlı yayında yaptığı açıklamalarda son gelişmelere dair çarpıcı bilgiler paylaştı.
Prof. Dr. Üşümezsoy, “6.0 büyüklüğünde yeni bir deprem olabilir” ifadesiyle, bölgede dikkatli olunması gerektiğini vurguladı. Deprem olayının sonuçları, yalnızca Sındırgı’daki sarsıntılarla sınırlı kalmayabilir; daha geniş bölgelere de yayılan sarsıntılarla karşılaşmak muhtemel. 3 Kasım 2025’te Sındırgı’da 4.9 büyüklüğündeki depremin ardından, farklı noktalarda meydana gelen sarsıntılar, depremlerin yön değiştirdiğini gösteriyor. Üşümezsoy, bu durumun sadece artçı depremler değil, aynı zamanda olası yeni depremlerin sinyali olduğunu belirtiyor.
Üşümezsoy, “YENİ BİR DEPREM ÖNCÜSÜ” teması altında, Sındırgı merkezli bir artçı dizisi beklemememiz gerektiği konusunda uyarılarda bulundu. “Hareketlilik farklı yönlere kayıyor. Bu da yaşananların artçı değil, muhtemel yeni bir depremin öncüsü olabileceğini gösteriyor.” Bu öneriler, bölge halkının önlem alması ve olası bir afet durumunda hazırlıklı olması açısından kritik bir öneme sahip. Canlı yayındaki harita üzerinden yaptığı değerlendirmelerde, Simav Dağı ve çevresindeki fay hatlarını göstererek, bu alanlarda yeni bir kırılma riskinin olduğunu ifade etti.
Simav Dağı’nın yüksekliğinin nedenleriyle ilgili de bilgi veren Üşümezsoy, “Simav Dağı’nın böyle yüksek olmasının sebebi yukarı doğru yükselmesi, önünün çökmesi ve depremlerin bu hat boyunca dizilmesi.” diyerek, burada bir noktada kümeleşme olabileceğini belirtti. Bu durumda, bölgede tekrardan “6.0’lık bir deprem” olma ihtimali elbette kaygı verici. Uzmanın açıklamaları, Sındırgı’da yaşanan depremlerin göz ardı edilmemesi gerektiğini, aksine bölgede olası bir kırılmanın gelişmesi ihtimalinin ciddiye alınması gerektiğini gösteriyor.
Sonuç olarak, Sındırgı ve çevresindeki depremlerin durumu, hem bilim insanları hem de yerel yönetimler tarafından sürekli olarak izlenmeli, halkı bilinçlendirmek amacıyla bilgilendirme faaliyetleri düzenlenmelidir. Böylece, hem korunma yöntemleri konusunda bilgi sahibi olunacak hem de kriz anında nasıl hareket edilmesi gerektiği konusunda hazırlık yapılacaktır. Bu tür felaketlerin önlenebilmesi için sürekli bir farkındalık ve dikkat gereklidir.
Yorum Yap