Yüzyıllık tarihe tanıklık eden iki Cumhuriyet çınarının köklü geçmişi ve anlam dolu hikayelerini keşfedin.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarını bizzat yaşamış ve bu büyük değişime tanıklık etmiş iki ayrı bölgeden iki asırlık yaşam öyküsü, hem tarihimize ışık tutuyor hem de genç nesillere önemli mesajlar veriyor. Elazığ’ın Maden ilçesine bağlı Plajköy köyünde 1921 yılında dünyaya gelen Yasin Balıkçı ile Mardin’in Kızıltepe ilçesinde 1923 yılında doğan Ahmet Geleri, Cumhuriyet’in ilk kuşak bireyleri olarak, Türkiye’de yaşanan sosyal ve ekonomik değişimlerin yakından tanıkları. Bu iki değerli büyüğümüz, sadece Türkiye’nin değil, bölge halklarının da önemli temsilcileri olarak çalışkanlıkları, hayat görüşleri ve uzun ömürleriyle örnek teşkil ediyorlar.

Her iki büyüğümüzün yaşam öyküleri, özellikle zor coğrafyalarda ve farklı yaşam koşullarında insanın nasıl zorlukları aşabileceğine dair önemli dersler barındırmakta. Onların deneyimleri, sadece bugünün değil, gelecek nesillerin de hayata bakış açılarını olumlu yönde etkileyebilecek derinlikte. Ayrıca sağlık, aile hayatı, çalışma disiplini ve toplumsal dayanışma gibi konularda verdikleri örnekler, modern yaşamın karmaşasında sıklıkla unutulan değerleri hatırlatıyor.
Atatürk’ü İlk Elden Görmenin ve Cumhuriyet’in İlk Adımlarını Yaşamanın Önemi
Yasin Balıkçı, 1937 yılında henüz 16 yaşında iken Mustafa Kemal Atatürk’ü Diyarbakır’a giderken kendi köylerinin tren istasyonunda görme fırsatı bulduğunu anlatıyor. Bu sadece bir anı değil, Türkiye’nin modernleşme sürecine şahitlik eden genç bir neslin geleceğe umutla bakmasını simgeliyor. Tren hattının köylerine kadar uzanması ve bunun yarattığı değişim, o dönemde köy yaşamını derinden etkileyen bir gelişmeydi. Atatürk’ün Hazar Gölü’ndeki adaya verem hastanesi yapma hayali ise onun sağlık alanındaki vizyonunu gösteren önemli bir detaydır. Ne yazık ki, bu hayalin gerçekleşmesine zaman yetmemiştir.
Yasin Balıkçı’nın 32 yılını Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarında (TCDD) geçirmesi, onun hayatının önemli bir dönemini oluşturuyor. Devlet kurumunda çalışmak, o dönem için bir istikrar ve saygınlık göstergesiydi. Aynı zamanda uzun yıllar boyunca sabır, disiplin ve çalışma kültürünü hayatının merkezine almış olması, sağlıklı ve uzun bir yaşam sürmesinin temel sebeplerinden biri olarak öne çıkıyor. Yazları köyünde, kışları Diyarbakır’da oğlunun yanında yaşamayı tercih eden Balıkçı’nın, çalışmanın bedensel ve ruhsal sağlık için hayati olduğunu vurgulaması bu anlamda çok değerli bir öğüdür.

Sağlıklı Yaşam ve Çalışmanın Hayat Boyu Önemi
Büyükanne ve büyükbabaların deneyimlerinden öğrenilmesi gereken en önemli değerlerden biri de sağlıklı yaşam biçimi ile disiplinli çalışmanın birleşimidir. Yasin Balıkçı, sağlığa zararlı alışkanlıklardan uzak durması, özellikle sigara gibi bağımlılık yapabilecek maddelerden kaçınması ve düzenli çalışma hayatı sayesinde 100 yaşını aşan sağlıklı bir yaşam sürdü. Ailesine bağlılığı, sakin ve mutlu kişiliğiyle de tanınan Balıkçı’nın hayatındaki denge, gençler için örnek alınması gereken bir modeldir. Ayrıca yoğurt tüketiminin uzun yaşamdaki payını vurgulaması, dengeli ve doğal beslenmenin önemini bir kez daha ortaya koyuyor.

Ahmet Geleri’nin Hayatından Gelen Hayati Dersler
Mardinli Ahmet Geleri ise tam 17 çocuk ve 100 torun sahibi, kalabalık aile yapısıyla ve “aile apartmanı” olarak nitelendirdiği evinde çocukları ve torunlarıyla birlikte yaşamaktadır. Geleri’nin hayatı boyunca benimsediği değerler; iyilik yapmak, çalışkanlık ve kanaat etme alışkanlığıdır. Gençliğinde birçok farklı işte çalışmış olması, onu hayatın zorluklarına karşı dirençli kılmış ve ona geniş bir deneyim kazandırmıştır.
Geleri’nin “İyilik yap, kötülükten bir şey çıkmaz” sözü, yaşam felsefesinin temellerini oluşturuyor. Bu düşünce, toplumsal dayanışma ve pozitif sosyal ilişkilerin önemine işaret ediyor. Türkiye’nin bazı dönemlerinde yaşanan ekonomik sıkıntıları yakından deneyimleyen Ahmet Dede, geçmişteki zorlukları ve kıtlık yıllarını dile getirirken, günümüzdeki bolluk ve refahın kıymetini de vurguluyor. Özellikle ayakkabı almak için bile çaba sarf edilen, emekle kazanılan bir hayatın zorluklarını anlatması, günümüz gençlerine sabır ve azimle çalışma mesajı taşıyor.
Uzun Ömrün Sırrı: Sağlıklı Beslenme ve Zararlı Alışkanlıklardan Uzak Durmak
Ahmet Geleri, sigara ve alkol gibi zararları bilinen alışkanlıklardan özellikle gençlerin uzak durmasının önemini vurguluyor. Kendi hayatına dair, birkaç kez sigara denemesine rağmen hemen bıraktığını belirterek, sağlıklı kalmasının ve uzun yaşamasının temel sebebinin bu tür alışkanlıklardan uzak durması olduğunu söylüyor. Bu, modern çağın yaygın problemleriyle başa çıkmak için önemli bir hatırlatmadır.
Her iki büyüğümüzün ortak mesajı, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk dönemlerinden günümüze uzanan bu uzun ve anlamlı yolculukta; çalışkanlık, iyilik yapmak ve sağlıklı hayatın vazgeçilmezler olduğu gerçeğini tekrar etmektedir. Bu değerlerin yaşatılması, gelecek nesillerin hem kişisel hem de toplumsal anlamda güçlü bireyler olarak yetişmesini sağlayacaktır.






















Yorum Yap