Çocuklarda nefes almayı zorlaştıran, ağzının açık uyumasına neden olan, okul muvaffakiyetini düşüren ve yüz gelişimini bozan geniz eti büyümesi, tedavi edilmediğinde uyku apnesi üzere tehlikeli bir hastalığa da yol açabiliyor. Kulak, Burun ve Boğaz (KBB) Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Çiğdem Kalaycık Ertugay, hastalığın belirtilerini ve tehlikelerini anlattı.
Okul çağındaki çocukları tehdit ediyor
Son yıllarda çocuklarda geniz eti büyümesi süratle yaygınlaştığını söyleyen Kulak, Burun ve Boğaz (KBB) Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Çiğdem Kalaycık Ertugay, “Özellikle 2-5 yaşları ortasında çok sık görülen ve okul çağındaki çocukları tehdit eden hastalık, sırf burun tıkanıklığıyla hudutlu kalmayıp, uyku kalitesinden yüz gelişimine dek pek çok probleme yol açıyor. Geniz eti, burun boşluğunun gerisinde yer alan ve üzüm salkımına benzeyen bir lenfoid dokudur. Sağlığımız açısından kıymetli misyonlar üstlenen geniz eti; bedene giren bakterileri, virüsleri ve alerjenleri tanır ve onlarla savaşmaya yardımcı olan antikorları üretir. Buna rağmen geniz eti büyüdüğünde birçok önemli sıkıntıya yol açabilir. Lakin erken teşhis ve uygun tedaviyle çocukların hem teneffüs hem de genel ömür kalitelerini kıymetli ölçüde güzelleştirmek mümkündür. Bu nedenle toplumsal farkındalık büyük ehemmiyet taşımaktadır” diyor.
Bu belirtilerle kendini gösteriyor
Çocuklarda geniz eti böyümesinin birden fazla vakit sinsi biçimde ilerlediğini belirten Prof. Dr. Ertugay şöyle konuşuyor: “Geniz eti büyümesi olan çocuklar çoklukla burundan nefes almakta zorlanır. Bu nedenle ağızdan nefes alma alışkanlığı geliştirirler. Bilhassa gece uykularında horlama, huzursuz ahenge, terleme ve sabah yorgun uyanma üzere belirtiler sıkça görülür. Aileler birden fazla vakit bu durumu ‘çocuk uykuda çok hareketli’ diyerek geçiştiriyor fakat bu tablo aslında geniz etinin nefes yolunu daraltmasının bir sonucudur.”
Tekrarlayan kulak enfeksiyonlarına yol açıyor
Geniz etinin burnun gerisindeki bölgeye yerleştiği için, östaki borusunu tıkayabildiğini, bunun da sık sık orta kulak enfeksiyonuna ve işitme sorunlarına yol açtığını söyleyen Prof. Dr. Çiğdem Kalaycık Ertugay kelamlarına şöyle devam ediyor: “Çocuğun televizyonu yakından izlemesi, sık sık ‘ne dedin?’ diye sorması yahut derslerde dalgın görünmesi, öğrenme meseleleri yaşaması ve okul muvaffakiyetinin düşmesi aslında işitme azlığının bir göstergesi olabilir. Bu belirtiler fark edildiğinde kesinlikle kulak, burun ve boğaz muayenesi yapılmalıdır.”
Yüz gelişimleri olumsuz etkileniyor
Burundan nefes alamayan çocukların yüz gelişiminin de vakitle etkilenebildiğini, daima ağızdan nefes almanın, yüz kemiklerinde uzun ve dar bir görünüm oluşturabildiğini belirten Prof. Dr. Ertugay “Bu da hem estetik hem de işlevsel problemlere yol açabilir. Yüz hali bozulur (adenoid yüz) ve çocuğun psikolojinin de olumsuz etkilenmesine neden olur. Üstelik hipertansiyondan kalp sorunlarına, insülin direncinden gelişme geriliğine ve uyku apnesi üzere bir öteki tehlikeli hastalığa yer hazırlayabilir. Bu nedenle en büyük misyon öncelikle anne-babalara düşmektedir. Çocuklarını dikkatle gözlemleyerek, erken teşhis ve uygun tedavi sayesinde sağlıklı gelişimlerini sağlayabilirler” ikazında bulunuyor.
Yorum Yap