AK Parti TBMM Küme Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Terörsüz Türkiye sürecinde yeni bir kavşağa ulaştık” dedi. Erdoğan, Devlet Bahçeli’ye de katkıları nedeniyle teşekkür etti. Erdoğan, gazetecilerin soruları üzerine Selahattin Demirtaş’ın durumuna ait de, “Bu ülke yargı ülkesi, yargı bu bahiste ne derse ona uyarız.” sözlerini kullandı.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Küme Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları…
Buradan, sizlerin vasıtasıyla, Ülkemizde ve yurt dışında gözünü ve gönlünü bize çevirmiş tüm kardeşlerimize, Kalbi bizimle birlikte atan tüm vatandaşlarımıza selamlarımı ve sevgilerimi gönderiyorum.
CHP’YE TEZKERE TEPKİSİ
Şu konunun altını bir kez daha çizmek istiyorum. Bizim bir diğer ülkenin toprağında, egemenliğinde, yer altı ve yer üstü kaynaklarında asla gözümüz yoktur. Komşularımız başta olmak üzere tüm dost ülkelerin egemenlik haklarına saygılıyız. Mehmetçiğimiz, milletlerarası hukuk çerçevesinde varlık gösterdiği her bölgede huzurun, barışın, inancın ve istikrarın teminatı olmuştur. İnşallah bundan sonra da Türk Silahlı Kuvvetlerimiz bulunduğu her yerde barışı, dayanışmayı ve kardeşliği savunmaya devam edecektir. Türk bayrağı, dalgalandığı bütün coğrafyalarda, tarih boyunca olduğu üzere, daha kaç yıllar dostlarına itimat vermeyi sürdürecek. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Bu tarihi gerçeği Türkmen, Arap, Kürt, Sünni, Şii fark etmeksizin tüm kardeşlerimiz aslında çok düzgün biliyorlar. Bırakın Mehmetçik’in kendi topraklarında konuşlanmasına itiraz etmeyi, tersine bundan memnuniyet duyuyorlar
Değerli arkadaşlar, hal böyleyken, Cumhuriyeti kuran parti olduğunu sav eden CHP’nin tezkereye karşı çıktığını gördük. Türkiye Büyük Millet Meclisi, ülkenin ve milletin güvenliğini çok yakından ilgilendiren bir oylama yapıyor. Lakin bakıyorsunuz, ülkenin ana muhalefet partisi, saçma sapan argümanlarla, kendilerinin bile inanmadığı bir sürü mazeretin ardına saklanarak buna karşı çıkıyor.
Ve ne yazık ki, dış siyasete dair konularda yerli ve ulusal bir duruş sergilemekten uzak bir tutum içindedir. Meydanlarda hamaset dolu telaffuzlarla nutuk atmayı pek uygun bilmektedirler. Lakin, iş kelamına sadık kalmaya, söylediklerinin gerisinde durmaya gelince, bir anda istikamet değiştirip geri adım atmakta, milletimizin gözleri önünde çark etmektedirler.
“SAYIN ÖZEL BU TÜRLÜ DEVAM EDERSE CHP HARARET YAPACAK”
Sayın Özel, bu türlü siyaset yapmaya devam ederse tasam odur ki, CHP ya hararet yapacak, ya dingil kıracak, ya da şanzıman dağıtacaktır. Bunun sinyalleri şimdiden görünmektedir. Sayın Genel Başkan, yaptığı gaflarla, kırdığı potlarla kendini her geçen gün daha fazla komik duruma düşürmektedir. Dün tekrar çıkmış, ölçüsüz ve mesnetsiz açıklamalar yapmıştır. Zelzele bölgesiyle ilgili hezeyanlarına hem Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız, hem de bölge milletvekillerimiz gereken yanıtı verecektir.
Önceden turist üzere de olsa bölgeye yollarını düşürürlerdi, artık artık onu bile yapamıyorlar. Ne yürütülen altyapı ve üstyapı çalışmalarından, ne tamamlanan konutlardan, ne de sarsıntı bölgemizin nereden nereye geldiğinden haberleri vardır. Nasıl on altı yıldır hizmette olan süratli trenle daha yeni tanışıyorlarsa, tahminen on sene sonra bizim zelzele bölgemizde yaptıklarımızın da farkına varırlar.
Bölgemizin güvenliğini, CHP’nin itimat telkin etmeyen siyasetlerine asla bağlayamayız. Zira bizim için asıl olan Türkiye’dir. Türkiye’nin selametidir. Seksen altı milyon insanımızın her akşam huzur içinde başını yastığa koyabilmesidir.
AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak kırmızı çizgimiz; bu aziz vatanın bekasının, her kaide altında koruması ve müdafaasıdır. Bunun yolu ise, hem hudutlarımız içinde hem de hudut ötesinde güvenlik bakımından en küçük bir boşluk dahi bırakmamaktan geçmektedir. İzlediğiniz, dinlediğiniz ve dualarınızla yanımızda olduğunuz için teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun. Allah yar ve yardımcımız olsun.
“SAYIN BAHÇELİ’YE TEŞEKKÜR EDİYORUM”
Son iki haftada kıymetli gelişmeler yaşandı. Her şey kendi mecrasında ilerlemektedir.
Tahriklere aldırmadan, süreci kundaklamaya dönük zımnî ya da açık hiçbir teşebbüse prim vermeden çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz. Bir taraftan emniyet ve savunma noktasında işi son derece sıkı tutarken, başka taraftan da ülkemizi neredeyse yarım asırdır canını yakan bu büyük ezadan, bu ağır kamburdan kurtaracak adımları yürekle atıyoruz.
Cumhur İttifakı Ortağımız Milliyetçi Hareket Partisi Genel Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin cesur ve ufuk açıcı katkıları, partimizin toplumun her kısmını kucaklayan ağır çalışmaları, devletimizin ilgini bütün kurumlarının inanılmaz çabaları sonucunda, hamdolsun terörsüz Türkiye menziline hakikat emin atımlarla yürüyoruz.
Grup toplantısında yaptığı tarihi değerlendirmelerle başta FETÖ’cü alçaklar olmak üzere müfsid ve müflis zihniyetin bütün oyunlarını deşifre eden, bununla kalmayıp kirli heveslerini kursaklarında bırakan Sayın Devlet Bahçeli’ye canı gönülden teşekkür ediyorum.
DEM’Lİ İSİMLERLE GÖRÜŞME
Meclis Lider Vekili ve DEM Parti Van Milletvekili Sayın Pervin Buldan ile DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Sayın Mithat Sancar’ı Külliyemizde kabul ederek son derece yapan bir görüşme gerçekleştirdik. Sürecin büyük bir hassasiyetle ilerletilmesi noktasında, emsal korkuları ve ortak sorumluluk hissini paylaştığımızı bir defa daha teyit ve müşahede ettik.
Terörsüz Türkiye ve terörsüz bölge amacına giden yolda, yeni bir kavşağa ulaştığımız artık açıkça görülmektedir. Bu süreçte herkesin elini taşın altına koyması, sürece içtenlikle dayanak vermesi, ve elinden gelen en yüksek katkıyı sunmaya odaklanması gerekmektedir.
Cumhur İttifakı olarak biz, bugüne kadar üzerimize düşeni yaptık; bundan sonra da tıpkı kararlılıkla yapmaya devam edeceğiz.
“MİLLİ KARDEŞLİK KOMİTESİ, MİSYONUNU MUVAFFAKİYETLE YEİRNE GETİRMİŞTİR”
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Kurulu, 5 Ağustos’tan bu yana gerçekleştirdiği toplantılarla kuruluş misyonunu muvaffakiyetle yerine getirmiştir. Komite çatısı altında sürece dair tüm mevzuların kapsamlı biçimde tartışılması, hiç kimsenin dışarıda bırakılmadan, ilgili bütün tarafların dinlenmesi ve farklı fikirlerin cüretle lisana getirilmesi son derece değerlidir.
Meclis Liderimizin riyasetinde yürütülen çalışmalarla komite, değerli bir boşluğu doldurmuş, biz karar alıcılara rehberlik edecek güçlü bir birikim oluşturmuştur. Kurulumuzun yazacağı kapsamlı raporu ve önümüzdeki periyoda dair belirleyeceği türel yol haritasını bu bakımdan çok önemsiyoruz.
Biraz daha cüretle, biraz daha uğraşla, biraz daha özgüvenle Allah’ın müsaadesiyle bu süreci muvaffakiyetle sonuçlandıracağız. Terörsüz Türkiye, huzur ve barış içinde yaşayan keyifli Türkiye’dir. Terörsüz Türkiye, muazzam bir kardeşlik ve kucaklaşma sahnesi olacak, muvaffak, muzaffer ve muteber Türkiye’nin nişanesidir.
“FİLİSTİN ÇABASINA VERİLEN TAKVİYENİN YENİ NİŞANESİ”
Son toplantımızdan bu yana aralarında Filistinli mültecilere yardım ajansı UNRWA’nın Ankara’da ofis açmasını da içeren pek çok milletlerarası mutabakat Genel Konseyde görüşülerek uygun bulunmuştur.
Türkiye’nin, Filistin davasına ve Filistinli kardeşlerimizin hak, adalet ve özgürlük gayretine verdiği kıymetin yeni bir nişanesi olan bu kararın güzel ve uğurlu olmasını temenni ediyorum.
2026 YILI BÜTÇE KANUNU TEKLİFİ
Ayrıca, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifini Gazi Meclisimizin takdirine sunmuş bulunuyoruz. Bu bütçe, AK Parti hükümetlerinin hazırladığı 24’üncü, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi periyodunun ise 8’inci bütçesidir. Tıpkı vakitte, siyasi istikrarımızın ve kurumsal sürekliliğimizin güçlü bir göstergesidir. Bütçe teklifinde, her bir vatandaşımızın kalkınma ve büyümenin getirdiği fırsatlardan adil biçimde yararlanmasını temel prensip olarak belirledik.
2026 yılında sarfiyatların 18 trilyon 929 milyar lira, gelirlerin ise 16 trilyon 216 milyar lira olacağını öngörüyoruz. Toplumsal yardım bütçesini 2026 yılında 917 milyar liraya çıkarıyoruz. Toplumsal konut projelerini desteklemek gayesiyle 100 milyar lira kaynak ayırıyoruz. Vatandaşlarımızın elektrik ve doğalgazı daha uygun biçimde kullanabilmeleri için 2026 yılı bütçesinde 373 milyar lira kaynak öngörüyoruz.
“MİLLETİMİZE 23 YILDIR KESİNTİSİZ HİZMET EDİYORUZ”
23 yıldır kesintisiz biçimde ülkeye hizmet etme görevini söz ediyoruz. 3 Kasım sonrası girdiğimiz her seçimde oylarımızı artırdık, milletimizin teveccühüne daha fazla mazhar oldu. Bizim iktidara geldiğimiz günlerde doğanlar artık 23 yaşındalar. 3 Kasım ve sonrasında girdiğimiz her seçim, şeffaflık, güvenilirlik ve iştirak noktasında, bakın savla söylüyorum, dünyanın açık ara en temiz seçimleri olmuştur.
“SEVGİLİ GENÇLER BÜYÜKLERİNİZE SORUN”
Bu millet neden yıllarca hak ettiği hizmeti, yapıtı ve yatırımı göremedi? 102 yaşındaki Cumhuriyet Halk Partisi kimi vakit seçimsiz, kimi vakit darbeyle, kimi vakit da koalisyon ortağı olarak hükümetteydi. Kendisi iktidarda olmasa da, fikirleri iktidardaydı. Pekala bu ülkede dikili bir taşları var mı? Var mı? Sevgili gençler, büyüklerinize sorun, belgeselleri izleyin, arşivlerden o devrin gazetelerini açın.
Ne göreceksiniz biliyor musunuz? Anarşi, terör, huzursuzluk, belirsizlik, karamsarlık ve ümitsizlik.
AK Parti’nin şimdi 15 aylık bir parti olmasına rağmen 3 Kasım seçimlerinde yüzde 36 oy oranına ulaşması, bir isyanın, bir itirazın, bir çığlığın, büyük bir değişim isteğinin tezahürüdür.
“HER SEÇİMDE ‘HODRİ MEYDAN’ DEDİK”
Diktatörmüş, yok efendim otoriterlikmiş. Bunların hepsi safsatadan ibarettir. Bu temelsiz ithamlar, muhaliflerimiz ve muarızlarımız tarafından kendi başarısızlıklarını ve beceriksizliklerini örtmek için kullanılan iftiralardır. Girdiğimiz her seçimde ne dedik? Hodri meydan. Her seçimde yaptıklarımızla lakin daha çok yapacaklarımızla konuştuk. Ortaya bir ufuk koyduk, maksat koyduk, vizyon koyduk. Milletimiz de her keresinde hür iradesiyle bizi tercih etti. Hamdolsun, tercih etmeye de devam ediyor.
52 yılda Türkiye’de 39 hükümet kurulmuş. Bu ne demek biliyor musunuz? Bu, Türkiye’de ortalama her 16 ayda bir hükümetin değiştiği manasına geliyor. Bir başbakan, kabinesiyle, takımıyla vazifeye geliyor; daha ne olduğunu anlamadan 16 ay sonra vazifesi bir diğerine devrediyor. Ülkede istikrar yok, itimat yok, süreklilik yok.
Böyle bir ortamda ne yatırım yapabilirsiniz, ne ülkenin kronik problemlerine kalıcı tahlil üretebilirsiniz.
Ekonomiyi yönetmek, dış siyasette aktif olmak, huzuru ve asayişi tesis etmek neredeyse imkânsız hâle gelir.
“İBB’NİN İÇİNİ BOŞALTTILAR”
Şunu da açıkça söyleyeyim: Seyahat olaylarının, 17–25 Aralık teşebbüslerinin ve 15 Temmuz ihanetinin Türkiye’ye, Türk iktisadına ve dış siyasetimize verdiği ziyan çok büyüktür. O denli ki, İstiklal Savaşı öncesindeki işgal güçlerinin verdiği ziyanı bile aşmıştır. Daima birlikte görüyoruz.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin içini boşalttılar; belediyeye işi düşen herkesi adeta haraca bağladılar. Milyarlarca lirayı siyaseti dizayn etmek için seferber ettiler. Yetmedi; yabancı istihbarat örgütleriyle iş tuttular.
İşte biz, bu türlü bir zihniyete, bu türlü bir ihanet şebekesine ve ülkemizin hasımlarıyla iş tutan anlayışa karşı dimdik ayaktayız; çaba ediyoruz ve tıpkı vakitte milletimiz için hizmet üretmeye devam ediyoruz.
“GELECEĞE DAİR ASLA UMUTSUZ DEĞİLİM”
“23 yılda ne yaptınız?” diyorlar. Yanıtımız net. 23 yılda, Anadolu kıtası büyüklüğündeki dava taşını yüreğinde taşıyacak bir gençlik yetiştirdik. Onun için ben geleceğe dair asla umutsuz değilim, asla karamsar değilim. Siz bakmayın, cadı kılığına giren üç beş kimliğe. Alkol şişelerinden hak, özgürlük devşirmeye çalışan üç beş şarlatana takılmayın. Bu ülkede, alnı secdede, milletine saygılı, vatanına aşkla bağlı bir gençlik var. Nereden geldiğini bilen, nereye gittiğini bilen ayakları bu vatan toprağına sapasağlam basan, fedakâr, cefakâr, eğitimli, donanımlı, dürüst, ahlaklı bir kuşak var. Sayıları her geçen gün artıyor.
“CUMHUR İTTİFAKI SURLARINDA GEDİK AÇILMASINA ASLA MÜSAADE VERMEYİZ”
3 Kasım yalnızca bir seçim değildir. 3 Kasım; Türkiye’nin potansiyelini yine keşfettiği, şahlanışa geçtiği, şaha kalktığı bir sürecin başlangıcıdır. 3 Kasım; milletimizin istiklal ve istikbal gayretinde orijinal bir milattır. Buradan geri dönüş yoktur. Ne yaparlarsa yapsınlar, artık Türkiye’yi bu yoldan saptıramazlar, rayından çıkaramazlar.
Şunu da bir kere daha açık ve net söylüyorum; 15 Temmuz gecesi kurulan Cumhur İttifakı’nın surlarında bir gedik açılmasına asla müsaade vermeyeceğiz. Ortamızda çatırdama, çatlak arayanları bugüne kadar olduğu üzere, bundan sonra da hayal kırıklığına uğratmaya devam edeceğiz.
“YEŞİL VATAN SEFERBERLİĞİ’NE DESTEKLERİNİZİ BEKLİYORUM”
Bu niyetlerle sizlere veda etmeden evvel, başlattığımız Yeşil Vatan Seferberliğine herkesin takviye olmasını bekliyorum. Başta yangınlardan ziyan gören ormanlarımız olmak üzere, her yıl 550 milyon fidan ve tohumu toprakla buluşturmayı hedefliyoruz. Seferberliğimizin birinci adımı 11 Kasım Ulusal Ağaçlandırma Günü olacaktır.
81 vilayet, 922 ilçede, 7’den 70’e bütün vatandaşlarımızla birlikte fidanlarımızı toprakla buluşturacağız. 2019’da bir günde 13,8 milyon fidan dikerek kırdığımız rekoru bu yıl yine aşmayı hedefliyoruz. Gelin, daima birlikte Yeşil Vatan’a olan sevgimizi gösterelim. Geleceğe nefes olalım.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’DAN ‘DEMİRTAŞ’ AÇIKLAMASI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Küme Toplantısı konuşmasının akabinde gazetecilere yaptığı açıklamada Selahattin Demirtaş’ın durumuna ilişkin “Bu ülke yargı ülkesi, yargı bu mevzuda ne derse ona uyarız.” dedi.
Yorum Yap