Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BMC Ankara Tank Üretim Tesisi Açılışı ve Birinci Yeni Altay Tankları Teslimat Töreni’nde konuştu. Erdoğan, “Savunma endüstrimizde tam bağımsız Türkiye gayesine gerçek sağlam adımlarla ilerliyoruz” diyerek, teslimatı yapılan Altay Tankının yanı sıra ayda 8 Altay tankı ve 10 Altuğ zırhlı aracın üretileceği dev tesisin açılışını gerçekleştirdi. Global tertipteki kırılmalara dikkat çeken Erdoğan, Gazze’deki soykırımı örnek göstererek, “Haklı olmanın yetmediği, hakkın korunması için güçlü olunması gereken bir dünyada yaşıyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramankazan’da “BMC Ankara Tank ve Yeni Jenerasyon Zırhlı Araçlar Üretim Tesisi Açılışı ve Birinci Yeni Altay Tankları Teslimat Töreni”nde yaptığı konuşmada, Katar Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Şeyh Saud bin Abdurrahman bin Hasan bin Ali Al Sani başta olmak üzere merasime teşrif eden her bir konuğa teşekkür etti.
Dün gece Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde meydana gelen zelzele hasebiyle Balıkesirlilere geçmiş olsun dileklerini ileten Erdoğan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“6,1 büyüklüğündeki sarsıntıda Allah’a hamdolsun can kaybı yaşanmadı. İkincil sebeplerle yaralanan 26 vatandaşımız ise gerekli tıbbi müdahalelerin akabinde taburcu edildi. İçişleri Bakanımız takımıyla hızla bölgeye intikal etti, biz de kendisinden gerekli bilgileri aldık ve alıyoruz. Hasar tespit ve yıkılan binaların enkaz kaldırma çalışması devam ediyor. Rabb’im, ülkemizi her türlü afetten koruma eylesin diyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk savunma sanayii ismine büyük bir heyecanı ve birebir vakitte büyük bir gururu daima birlikte yaşadıklarını belirtti.
Ülke savunma sanayiine, mühendis ve teknisyenlerine duydukları itimadın boşuna olmadığını, gerek bu tesis gerekse teslimatı yapılan Altay tankı ile bir kere daha gördüklerini vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:
“Savunma endüstrimizin gelişmesi, güçlenmesi, tam bağımsızlık amacına ulaşması için canla başla çalışan herkese, daldaki tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Bu uğurda ter döken şehadete eren kardeşlerime de Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Özellikle geçen sene 23 Ekim’de TUSAŞ tesislerine yönelik kalleş akında şehit olan vatan evlatlarını rahmet ve minnetle yad ediyorum. Başkanlığını yaptığım Savunma Sanayii İcra Komitesi’nde alınan kararlar ışığında, savunma endüstrisinde tam bağımsız Türkiye gayesine gerçek sağlam adımlarla ilerliyoruz. Bir yandan yeni projeleri yeni savunma eserlerini geliştirip devreye alırken öteki yandan yeni tesislerimizin açılışını yapıyor, yerli ve ulusal araçlarımızı envanterimize katıyoruz.”
“Engeller bizi yalnızca yavaşlatır, tahminen biraz geciktirir”
Bugün de BMC Ankara Tank ve Yeni Jenerasyon Zırhlı Araçlar Üretim Tesisi’nin açılışını gerçekleştirdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Araştırma ve geliştirme merkezleriyle, test alanlarıyla, zırhlı laboratuvarları ve eğitim parkurlarıyla, 840 bin metrekarelik alana yayılan bu devasa tesiste, inşallah 1500’ü aşkın nitelikli işçimiz vazife yapacak. Robotik kaynak sistemlerinden ileri sensör teknolojilerine, simülasyon altyapısından data analitiğine kapsamlı bir teknoloji üssü daha savunma ekosistemimize entegre olacak. 63 bin metrekare kapalı alana sahip seri üretim çizgimizde her ay 8 adet Altay tankı ile muharebe alanının kalesi olarak tanım edilen 10 adet Altuğ imal edilecek. Öteki savunma eserlerimizde olduğu üzere Altay tanklarında da maksadımız, bilhassa kritik gereçlerde kimseye bağlı olmamaktır. Ambargolara karşın nasıl bugünkü etaba geldiysek inşallah bundan sonraki süreci de muvaffakiyetle yürüteceğiz. Her vakit söylüyorum, bugün bir sefer daha tekrar ediyorum. Amaçlarımıza giden yolda önümüze çıkan ve çıkarılan pürüzler bizi yalnızca yavaşlatır, tahminen biraz geciktirir lakin menzile varmamıza asla mani olamaz. Ya bir yol bulur, ya bir yol açar, eninde sonunda hedeflediğimiz yere ulaşırız. Stratejik kıymeti olağanüstü yüksek bu çağdaş tesisin bizleri amaçlarımıza bir adım daha yaklaştıracağına inanıyorum.”
“Yeni bir jeopolitik denklem kurulmakta”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, global ölçekte süregiden askeri, siyasi ve ekonomik rekabetin her geçen gün boyut ve form değiştirdiğini vurguladı.
Yeni araçlar, yeni imkanlar ve yeni kabiliyetlerin bu gayretin hem seyrini etkilediğini hem de kapsama alanını genişlettiğini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
“Gümrük vergilerinin teknolojik kırılmaları tetiklediği, güç siyasetlerinin besin güvenliğini direkt tehdit ettiği hassas bir periyodun içindeyiz. Şunu bir kere çok net görebiliyoruz, yeni bir jeopolitik denklem kurulmakta. Milletlerarası sistem sadece kabuk değil, mecra da değiştirmektedir. Sayısı bir elin beş parmağını geçmeyen güçlerin global sistemi domine ettiği nizamda önemli kırılmalar yaşanmaktadır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramankazan’da “BMC Ankara Tank ve Yeni Jenerasyon Zırhlı Araçlar Üretim Tesisi Açılışı ve Birinci Yeni Altay Tankları Teslimat Töreni”nde yaptığı konuşmada, yakın tarihte tekraren şahit olunduğu üzere ne memleketler arası kurumların ne de beynelmilel hukukun, insanlara kâfi inancı ve garantiyi artık veremediğini söyledi.
Haklı olmanın yetmediği, hakkın korunması için güçlü olunmasını gerektiren bir dünyada yaşadıkları gerçeğiyle daima yüzleştiklerini lisana getiren Erdoğan, bunu evvel 1990’lı yıllarda Bosna Hersek’te, 14 yıl boyunca Suriye’de ve en son 70 bin kişinin hayatını kaybettiği Gazze soykırımında gördüklerini tabir etti.
Çoğunluğu çocuk ve bayan olmak üzere yüz binlerce insanın buralarda katledildiğini ve toplu kıyıma uğradığını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
“Fakat ne memleketler arası hukuk ne de dev bütçeli kurumlar bu zulümlerin ve katliamların önüne geçemedi. Global barış ve güvenliği sağlamakla vazifeli yapılar hiçbir adım atmadı. Bırakın engellemeyi, birçok bölgede eli kanlı zalimleri koruyup kolladılar. Şurası bir gerçek ki günümüzde onurlu bir formda yaşamak istiyorsanız her alanda güçlü olmak, caydırıcı olmak mecburiyetindesiniz. Ekonominizi güçlendirmek, dışa bağımlılığınızı azaltmak, kapasitenizi artırmak, yani kendi göbeğinizi kendiniz kesmek durumundasınız. Aksi takdirde üzülerek söz ediyorum, kurtlar sofrasına dönüşen bu yeni tertipte kimse kimseye acımaz, gözünün yaşına bakmaz.”
“Türkiye’yi göz gerisi edilemez bir ülke haline getirdik”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, risk ve tehditlerin asimetrik biçimde arttığı bu periyodun farkına en erken varan ülkelerden birinin Türkiye olduğunu söyledi.
Mazlumun zalime boyun eğmediği, güçlünün güçsüzü ezmediği adil bir dünya için diplomatik, askeri, siyasi, ticari ve ekonomik tüm imkanları seferber ettiklerini lisana getiren Erdoğan, şunları tabir etti:
“En dertli vakitlerinde dostlarımızın yardımına koştuk. Kardeşlerimizin yaralarını sardık. Türkiye’ye nerede muhtaçlık duyulduysa imkanlarımız ölçüsünde elimizden geleni hiçbir bagaj taşımadan yapmaya uğraş ettik. Bununla birlikte muhannete muhtaç olmamak için de kendi teknolojimizi kendimiz üretmeye başladık. Savunma endüstrinde devletimizin takviyesi özel kesimin dinamizmiyle birleşince hamdolsun son yıllarda büyük bir ivme yakaladık. Şöyle sizleri bir 20 yıl, 25 yıl geriye götürmek istiyorum. Ülkemizde bir toplu iğne üretebiliyor muyduk? Toplu iğne. Silahtan bahsetmiyorum, hayır. Lakin şu anda hamdolsun silahlarını üreten bir Türkiye var. Savunma endüstrinde yüzde 20’yi bile üretemiyorduk lakin artık yüzde 80’i yakaladık. İnsansız hava araçları. Bu türlü bir imkanımız var mıydı? Yok. Lakin artık insansız hava araçlarını üreten, silahlı insansız hava araçlarını üreten, Akıncı’sını üreten bir Türkiye var.
Son teknolojiye sahip hava, kara, deniz araçlarımızla destan yazmaya devam ediyoruz. Artık sırf takip eden değil, takip edilen bir devletiz. Çağdaş silah sistemlerinden kompleks muhafaza paketlerine, sürüş takviye modüllerinden elektronik harp altyapısına kadar her atağı, her eseri merakla beklenen bir ülkeyiz. Bölümdeki 3 bin 500’ü aşkın savunma sanayi şirketimiz, 100 binin üzerindeki nitelikli işçimiz arı üzere çalışmayı, global barış, huzur ve güvenliğe direkt katkı yapmayı sürdürüyor.”
“Dünya genelinde satılan her 100 insansız hava aracından 65’ini biz tedarik ettik”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dışa bağımlılık oranının artık yüzde 20’lerin altında olduğunu vurgulayarak, güvenlik güçlerinin neredeyse tüm gereksinimlerini yerli ve ulusal savunma araç ve ekipmanlarıyla temin ettiklerini söyledi.
Savunma endüstrisinde 1400’ün üzerinde proje bulunduğunu, İHA ve SİHA alanında dünyanın en başarılı birinci 3 ülkesi ortasında olduklarını lisana getiren Erdoğan, “Halihazırda dünyadaki en büyük 11’inci savunma ihracatçısıyız. 2024’te dünya ihracat pazarında yüzde 65 ile yerimizi aldık. Yani dünya genelinde satılan her 100 insansız hava aracından 65’ini biz tedarik ettik, tam 180 ülkeye eser ihraç ettik. 2025’te bu sayının daha da artacağını öngörüyoruz.” diye konuştu.
Bu sayıları daha da artırmanın, çeşitlendirmenin ve detaylandırmanın mümkün olduğunu belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
“Geçmişte haksız uygulamalara, ikili standartlara, baskı ve ambargolara maruz kalmış bir ülke olarak kaybettiğimiz vakti telafi etmeyi başardık. Bunu da ana muhalefetin temsilcisi olduğu komplekslerini bir türlü yenemeyen kifayetsizlerin engelleme teşebbüslerine karşın yaptık. Ne diyorlardı onlar? ‘Yapamazsınız’ diyorlardı. Biz ‘yaparsa bu ülkenin evlatları yapar’ dedik ve yola koyulduk. Genç mühendislerimize, genç kardeşlerimize, bu ülkenin genç beyinlerine inandık, onlara güvendik. ‘Boyunuzdan büyük işlere kalkışmayın, başımızı belaya sokmayın’ diyenlere karşın yaptık. ‘Siz teknolojiden ne anlarsınız, oturun oturduğunuz yerde’ diyenlere karşın bütün bunları başardık. Yoksa biz de bizden evvelkiler üzere davranabilir, hiçbir riske girmeden statükonun konforlu alanında iktidarımızı rahatça sürdürebilirdik fakat biz bu nizama itiraz ettik. Bu bağımlılık ilgisine başkaldırdık. Sözün tam manasıyla kelle koltukta bir gayretle hamdolsun yalnızca 23 yılda dünyanın gıptayla baktığı, bazılarının sevinçle, bazılarının de tasayla takip ettiği bir savunma ekosistemini ülkemizde inşa ettik.”
Erdoğan, büyük kararlılıkla atılımlarına devam ettiklerini söyleyerek, “1,5 milyon mühendislik saatiyle, 35 bin kilometreyi kapsayan test süreciyle 3 bin 700 fiili atışla tüm evreleri geçen Altay Tanklarımızın birincisini bugün kahraman ordumuza teslim etmenin gururunu yaşıyoruz. Şimdiki muharebe ortamına en yüksek seviyede adapte olmak üzere yeni sistemlerle donatılan Altay Tankımız en kuvvetli etraf şartlarına uygun olarak geliştirildi.” diye konuştu.
Erdoğan, takip eden partilerde, yerli ve ulusal imkanlarla geliştirdikleri BATU Güç Kümesi ile Altay Tanklarını ordu envanterine katacaklarını belirterek, şu bilgileri paylaştı:
“Altay’la birlikte Leopard 2A4 modernizasyon projemizin de teslimini önümüzdeki sene yapacağız. Dost ve müttefik ülkelerin de ağır ilgisiyle Altay, yurt dışı pazarlarda Türk savunma endüstrisinin tesir ve görünürlüğüne kıymetli bir katkı sunacak. Şunu da bilhassa belirtmek istiyorum, Altay ile birlikte tank teknolojisinde yeni bir periyodun kapılarını arkasına kadar açmış oluyoruz. Altay’ın üretim ve geliştirme sürecinde edindiğimiz deneyim ile dijital denetim sistemlerinden yapay zeka dayanaklı karar alma yapılarına, otonom hareket yeteneklerinden ileri muhafaza sistemlerine büyük bir yetkinlik kazandık. Bu birikimi en yeterli formda kıymetlendirecek, gelecekte dünya sahnesine çıkaracağımız yeni eserlerimizi inşallah daha da geliştireceğiz.Rabbim yar ve yardımcımız olsun.”
Erdoğan, BMC Ankara Tank ve Yeni Jenerasyon Zırhlı Araçlar Üretim Tesisinin bir sefer daha iyi ve uğurlu olması temennisinde bulunarak, “Teslimatını yaptığımız Altay Tankımızın, peygamber ocağımızın güç ve caydırıcılığına katkı yapmasını temenni ediyorum. Bu yapıtları ordumuza ve milletimize kazandıran BMC firmamıza, Savunma Sanayi Başkanlığımıza, tesisin imalinde emeği geçen her bir kardeşime, özellikle da proje ortaklarımız Katar’a canı gönülden teşekkür ediyorum.” sözlerini kullandı.
Merasimden notlar
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, merasim öncesinde, bugüne özel üretilen, üzerinde Cumhurbaşkanlığı forsu bulunan, beyaz ve turkuaz renkteki Türkiye’nin yerli ve ulusal elektrikli arabası Togg’un limuzin versiyonu ile BMC Ankara Tank ve Yeni Kuşak Zırhlı Araçlar Üretim Tesisi’ni gezdi.
Togg’u kullanan BMC Yönetim Kurulu Lideri Fuat Tosyalı, 15 dakika süren tesis cinsinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Altay Tankının üretim alanlarına ait bilgi verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, tesis çeşidinde, Katar Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Şeyh Saud bin Abdurrahman bin Hasan bin Ali Al Sani, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Savunma Sanayii Lideri Haluk Görgün ile İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan da eşlik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, BMC tarafından üretilen Altuğ 8×8 zırhlı muharebe aracına ait bilgi aldı, araç önünde hatıra fotoğrafı çektirdi. Erdoğan ve beraberindekilerin merasim alanında yerlerini almasının akabinde Altay Tankı ve üretim tesislerinin tanıtım görüntüsü ile Türkiye’nin ulusal tank geliştirme serüveninin anlatıldığı görüntüler izlendi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, iki Altay Tankının da yer aldığı platformda konuşmasını gerçekleştirdi.
Erdoğan’a, konuşmasının akabinde günün anısına, Altay Tankının birinci üretim çeliğinin taşlarından yapılan motifi takdim edildi.
Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün de Altay Tankı Teslim Dokümanını, Kara Kuvvetleri Kumandanı Orgeneral Metin Toker’e takdim etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve beraberindekiler Altay Tankı önünde hatıra fotoğrafı çektirdi.
Yapılan duanın akabinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, beraberindeki Katar Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Şeyh Saud bin Abdurrahman bin Hasan bin Ali Al Sani, Cumhurbaşkanlığı Kabine üyeleri, AK Parti Genel Lider yardımcıları, milletvekilleri ve kumandanlarla kurdele keserek, tesis açılışını gerçekleştirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve beraberindekiler daha sonra yeni Altay Tankı ile Türk savunma sanayii şirketleri tarafından üretilen zırhlı araçların kabiliyetlerini sergilediği geçit merasimini izledi. Yeni Altay Tankı, hazırlanan tırmanma platformunda, hareket kabiliyetini ve çevikliğini sergiledi.
Yorum Yap