Ekonomik Sıkışıklık Devleti Yeni Bir Düzenlemeye İtecek mi? Hazine ve Maliye Bakanlığı, yeni bir kapsamlı “Vergi Affı” (ceza ve faiz silme) çalışması olmadığını kesin bir dille açıklasa da, Türkiye ekonomisinin mevcut durumu, artan kredi faizleri ve KOBİ’lerin borç yükü, kamu alacaklarının tahsilatında büyük bir baskı yaratıyor. Esnaf, sanayici ve bireysel mükellefler, borç batağından çıkmak için…
Ekonomik Sıkışıklık Devleti Yeni Bir Düzenlemeye İtecek mi?
Hazine ve Maliye Bakanlığı, yeni bir kapsamlı “Vergi Affı” (ceza ve faiz silme) çalışması olmadığını kesin bir dille açıklasa da, Türkiye ekonomisinin mevcut durumu, artan kredi faizleri ve KOBİ’lerin borç yükü, kamu alacaklarının tahsilatında büyük bir baskı yaratıyor. Esnaf, sanayici ve bireysel mükellefler, borç batağından çıkmak için umutlarını tamamen kapatmayan ‘yapılandırma’ ve ‘ihya’ düzenlemelerine bağlamış durumda. Peki, “sıfır af” politikası, bütçe ihtiyaçları karşısında ne kadar sürdürülebilir?
Türkiye, son olarak 2023 yılında (7440 sayılı Kanun) kapsamlı bir vergi yapılandırma yasasını yürürlüğe koydu. Bu yasa, mükelleflere borçlarını taksitle ödeme, faiz ve cezaların bir kısmından kurtulma imkânı sunmuştu.
Ancak, ekonomik normalleşme ve mali disiplin hedefleri doğrultusunda, Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilileri, yeni bir genel ve yaygın vergi affı (özellikle borcun aslını silen af) çalışması bulunmadığını sık sık ifade ediyor. Bakanlığın bu kararlılığı, vergisini düzenli ödeyen mükelleflerde oluşan adalet algısı sorununu ortadan kaldırmayı ve vergi bilincini artırmayı hedefliyor.
Bakanlığın net duruşuna rağmen, piyasalarda sürekli olarak yeni bir düzenleme beklentisinin gündeme gelmesinin sosyo-ekonomik nedenleri oldukça güçlüdür.
Enflasyonla mücadele sürecinde uygulanan yüksek faiz politikaları, kredi maliyetlerini rekor seviyelere çıkardı. Bu durum, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ’ler) için nakit akışını felç etti.
Vergi afları, her ne kadar adalet sorunları yaratsa da, devlete kısa vadede önemli bir nakit girişi sağlar. Merkezî yönetim bütçesinin açık vermesi ve tahsilat oranlarının hedeflerin altında kalması durumunda, kamu alacaklarını hızla tahsil etmek bir zorunluluk haline gelebilir.
Bu nedenle, tam bir af yerine, faiz ve cezaların belirli oranlarda silindiği ve borcun uzun taksitlere bölündüğü (48 aya kadar) bir yapılandırma modeli, hem mükellefi rahatlatacak hem de devletin bütçe açığını kapatmaya yardımcı olacak bir köprü vazifesi görebilir.
Mükelleflerin ve hükümetin beklentisi arasındaki temel ayrım, kullanılan terminolojide yatmaktadır.
| Özellik | Vergi Affı (Çalışma Yok) | Yapılandırma (Beklenti Yüksek) |
| Ana Borç | Çok nadiren asıl borcun tamamı silinir. | Asıl borç korunur. |
| Faiz/Ceza | Gecikme faiz ve cezalarının büyük kısmı silinir. | Gecikme faizleri yerine Yİ-ÜFE (Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi) ile güncellenmiş daha düşük bir tutar belirlenir. |
| Amaç | Borçları tamamen silerek mükellefi temizlemek. | Kamu alacaklarının tahsilini hızlandırmak ve taksit imkânı sunmak. |
| Kapsam | Genellikle Gelir, Kurumlar, KDV, ÖTV ve SGK primleri. | Aynı vergiler ve ek olarak trafik cezası gibi idari cezalar (aslından indirimle). |
Mali Müşavir ve Vergi Uzmanı Mehmet Bilen (Temsili Uzman Yorumu), yapılandırmanın sadece mükellefin değil, devletin de ihtiyacı olduğunu savunuyor:
“Bakanlık doğru bir duruş sergiliyor. Sık af, vergi ahlakını bozar. Ancak, mevcut ekonomik şartlarda, ödeme kabiliyetini yitiren yüz binlerce mükellefin borcunu faiziyle tahsil etmek imkansızdır. Bu borçlar, bilançolarda ‘tahsil edilemeyen alacak’ olarak kalmaktadır. Bu nedenle, 2026 yılından önce (geçmiş ortalamalar da 3-4 yılda bir düzenlemeyi işaret ediyor), borçların Yİ-ÜFE ile güncellenerek uzun vadeli taksit imkânı sunan bir ‘Yapılandırma Kanunu’ (af değil, tahsilat kolaylığı) kaçınılmaz bir zorunluluk olarak gündeme gelecektir.”
Yeni bir yapılandırma kararı henüz resmiyet kazanmasa da, ekonomik zorluklar nedeniyle beklentisi olan mükelleflerin şimdiden yapması gerekenler:
Kamuoyu, bir yandan mali disiplinden taviz verilmemesini isterken, diğer yandan da ekonomik nefes almayı sağlayacak bir yapılandırma paketini dört gözle beklemektedir.
Yorum Yap