Bolu’da bir kişide ‘deli dana’ hastalığı tespit edildi. Halk sağlığı için hızlı önlemler alınmaktadır.
Bolu’da yaşayan Z.A. isimli kadın, yaklaşık bir ay önce başlayan ve giderek artan boğaz ağrısı, mide bulantısı ile baş dönmesi şikayetleriyle İzzet Baysal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne başvurdu. İlk muayenede şikayetlerinin nedenine yönelik kesin bir teşhis konulamaması üzerine, hastanın yakın takibi ve ileri tetkikler planlandı. Boğaz ağrısı ve mide bulantısı gibi semptomlar, genellikle çeşitli enfeksiyonlar veya sindirim sistemi rahatsızlıklarıyla ilişkilendirilse de, baş dönmesi gibi nörolojik şikayetlerin eşlik etmesi, durumun daha karmaşık bir hal aldığını gösterdi.
Bu gelişmeler ışığında, hastanın durumunda iyileşme gözlemlenmemesi üzerine doktorlar daha kapsamlı bir inceleme kararı aldı. Beyin omurilik sıvısından (BOS) alınan örnekler, hasta için hayati öneme sahip olabilecek hastalıkların tespiti için gerekliydi. Z.A.’dan alınan BOS örnekleri, detaylı analiz ve ileri teknoloji kullanılarak değerlendirilmek üzere İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Beyin ve Nörodejeneratif Hastalıklar Araştırma Laboratuvarı’na gönderildi.
Yapılan detaylı testler sonucunda, hastanın beyin dokusunda nadir görülen ve halk arasında ‘deli dana’ hastalığı olarak bilinen Creutzfeldt-Jakob hastalığı tespit edildi. Bu hastalık, beyne zarar veren ve ilerleyici nörodejenerasyona neden olan prion hastalıkları arasında yer almakta olup, erken teşhis ve tedavi çok önemlidir. Bu hastalığın tanısının kesinleşmesi ile birlikte, Z.A.’nın İzzet Baysal Devlet Hastanesi Palyatif Ünitesi’nde izole alanda özel tedavi protokolü uygulanmaya başlandı. İzole tedavi, hastalığın yayılma riskini minimize etmek ve hastanın daha kontrollü bir ortamda bakımı sağlamak açısından kritik öneme sahiptir.
Bolu İzzet Baysal Eğitim ve Araştırma Hastanesi yetkilileri, hastanın sağlık durumunun yakından takip edildiğini ve multidisipliner bir ekip anlayışıyla tedavi sürecinin en etkili şekilde yönetildiğini belirtti. Bu nadir hastalık vakalarında erken tanı ve uygun tedavi yaklaşımları, hastaların yaşam kalitesini artırmak ve komplikasyonları azaltmak için vazgeçilmezdir.
Yorum Yap