BMC’nin Ankara Uzay ve Havacılık İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’ndeki (HAB) devasa üretim tesisi, sadece geniş fiziksel alanıyla değil …

BMC’nin Ankara Uzay ve Havacılık İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’ndeki (HAB) devasa üretim tesisi, sadece geniş fiziksel alanıyla değil, teknolojik altyapısı ve yüksek üretim kapasitesiyle de Türkiye savunma sanayisinde yeni bir çığır açıyor. 840 bin metrekarelik toplam alanda konumlandırılan bu tesis, yüksek teknoloji ürünü zırhlı araç ve tank üretimindeki başarısıyla dikkat çekiyor. 63 bin metrekarelik kapalı alanda faaliyet gösteren BMC Ankara Tank ve Yeni Nesil Zırhlı Araçlar Üretim Tesisi, Savunma Sanayi Başkanlığı’nın belirlediği stratejik hedefler doğrultusunda, Türkiye’nin en kritik savunma projelerinden biri olan ALTAY tankı ve ALTUĞ 8×8 model zırhlı araçların seri imalatına imza atıyor.

Seri üretim hattı, tasarım aşamasından itibaren aylık üretim kapasitesi gözetilerek planlandı. Bu hatlarda, ayda 8 adet ALTAY tankı ile 10 adet ALTUĞ 8×8 zırhlı aracın üretimi mümkün kılınıyor. Üretimde kullanılan yüksek teknolojili ekipmanlar ve robotik sistemler, kaliteden ödün vermeden verimliliği artırıyor. Özellikle zırh çeliklerinin işlenmesi, kaynaklanması ve montaj süreçleri, savunma gerekliliklerine göre en üst düzey hassasiyetle yürütülüyor.
İmalat sürecinde gerçekleştirilen parça hazırlık aşaması, zırh çeliklerinin kesim, büküm ve ön işleme operasyonlarını içeriyor. Bu aşamada, 150 milimetre kalınlığa kadar zırh çelikleri kesilmekte ve özel tezgâhlarda hassas delik delme ile kaynak ağzı açma işlemleri uygulanmakta. Böylece kaynak öncesi tüm parçalar kusursuz bir şekilde uygun hale getiriliyor. Bu ön işlemler, sonraki kaynak sürecinin kalitesinin garantilenmesinde kritik öneme sahip.
Kaynaklı imalat hattı, tesisteki en önemli bölümlerden birini oluşturuyor. ALTAY ve ALTUĞ 8×8 modellerinin, yüksek balistik ve mayın koruma performansları gerektirmesi sebebiyle, kaynak bölgeleri %100 X-Ray ve PAUT (Phase Array Ultrasonik Test) yöntemleriyle detaylıca muayene ediliyor. Böylece her bir kaynak bölgesi, en küçük hataya karşı bile titizlikle kontrol altında tutuluyor.
Yüksek teknolojiye sahip akıllı kaynak robotları, bu işlemleri büyük hassasiyetle yapıyor. Hem robotik sistemler hem de özel olarak dizayn edilmiş fikstür ve görev ekipmanları, kaynak kalitesini en üst seviyeye çıkarıyor. Kaynak hattında, farklı tonaj kapasitelerine sahip 38 robot pozisyoner görev yapıyor. Bu pozisyonerler, 3 ayrı holü kaplayarak 8 farklı kaynak robotu hattını oluşturuyor. Robotların düzenli ve koordineli çalışması sayesinde, kaynak işlemleri hem hızlı hem de hatasız bir şekilde tamamlanıyor.
Dijital ikiz teknolojisinin kullanılması, üretim sürecine yeni bir boyut kazandırıyor. ALTAY ve ALTUĞ 8×8 modellerindeki kaynak robotları, dijital simülasyon ortamında erişilebilirlik analizlerinden geçiyor. Bu yöntem sayesinde, robotlar üretim öncesinde olası sorunları tespit ediyor ve kaynak süreçleri en uygun şekilde programlanıyor. Böylece tam penetrasyonlu kaynak elde edilmesi ve üretimde olası insan hatalarının minimize edilmesi sağlanıyor.
Üretim hattında hem kalite hem de üretim miktarı açısından büyük başarı elde edilmiş durumda. Serbest bırakılan seri üretim süresinde, kaynak hattında tamamlanan tank gövde sayısı 12’yi buldu. Kaynak işlemi tamamlanan yapılar, deformasyonların düzeltilmesi ve montaj hassasiyetinin yakalanması için final işleme hattına sevk ediliyor. Burada, kaynak sonrası oluşabilecek şekil bozuklukları giderilip, tanklarda kullanılacak sistem parçalarının montajları çok sıkı toleranslar dahilinde gerçekleştiriliyor. Bunların ölçümleri ise robotik lazer tarama sistemi ile yapılarak üretimin her aşamasında kalite kontrolü sağlanıyor.
İnovasyonun ve yerli üretimin gücü bir arada: INTECRO Robotik’in katkıları
Türkiye’nin savunma sanayi alanında faaliyet gösteren önemli mühendislik firmalarından INTECRO Robotik, otomotivden başlayıp havacılığa, gemi inşa ve raylı sistemlere kadar pek çok sektöre yönelik geliştirdiği robotik üretim çözümlerini savunma sanayisine başarıyla entegre ediyor. BMC’nin HAB’daki üretim tesislerinde kullanılan gelişmiş robotik sistemlerin büyük çoğunluğu bu firma tarafından tasarlanıp, üretiliyor.
INTECRO Robotik Yönetim Kurulu Başkanı A. Ali Şen, ALTAY Tankı projesinde yer almaktan büyük gurur duyduklarını ve geliştirdikleri sistemlerin, kaynak kalitesini sağlarken aynı zamanda üretim süreçlerini optimize ettiğini belirtiyor. Şen, robotik sistemlerin sadece mekanik işlevler değil, aynı zamanda sezgisel ve adaptif yeteneklere sahip olduğunu vurguluyor. Bu robotlar, üretim sürecinde ortaya çıkabilecek küçük hataları otomatik olarak tespit edip düzeltebilmekte, hatta ön hazırlık aşamasındaki imalat toleranslarını analiz ederek süreçlerini bu değişimlere göre dinamik olarak ayarlayabiliyor.
Bunun sonucunda, yüksek teknoloji ürünü zırh parçalarının birleşimi ve kaynak işlemlerinde üstün kalite ve sürdürülebilirlik ortaya çıkıyor. INTECRO’nun robotları, %90 yerlilik oranıyla büyük ölçüde Türkiye’de üretilirken, milimetrenin yüzde 5’i kadar hassasiyetle işlem yapabiliyor. Her biri yüzlerce eksenden oluşan bu dijital ikiz destekli robotik sistemler, Türk mühendislerin ve işçilerin en kritik yardımcıları olarak ALTAY Tankı Projesini başarıyla destekliyor.
Şen, BMC ile 7 yılı aşkın süredir yürüttükleri güç birliğinin, testlerden ve AR-GE çalışmalarından başarıyla geçerek bu büyük projeye dönüştüğünü söylüyor. ALTAY Tankı için geliştirilen bu yerli üretim teknolojisi, sadece Türkiye savunma sanayisinin geleceğine değil, aynı zamanda yerli teknoloji ve mühendislik gücüne olan güvenin simgesi olarak öne çıkıyor. Yüksek teknoloji üretim hatları sayesinde, Türkiye artık kritik savunma ürünlerinin üretiminde dışa bağımlılığını azaltarak milli gücünü artırıyor.






















Yorum Yap