Cağaloğlu Kitapçılar Sokağı yine hayatta

Türkiye yayıncılığının kalbi olarak uzun yıllar hizmet veren Cağaloğlu, Fatih Belediyesi’nin yürüttüğü ‘Cağaloğlu Kitapçılar Sokağı’ projesiyle yine canlanıyor. Tarihi Şengül Hanım ve Küçük Sokak’ta yürütülen onarım ve düzenleme çalışmaları tamamlandı. Bugün resmi açılış merasimiyle sokak kitapseverlerin hizmetine sunuldu. Proje çerçevesinde 12 seçkin yayınevi ve kitap dağıtımcısı bölgede yerini aldı. Cağaloğlu, tekrar kitapla, niyetle ve kültürle anılan bir semt olmayı hedefliyor.

Açılış merasiminde konuşan Fatih Belediye Mehmet Ergün Turan, açılış konuşmasında şunları söyledi:

“Binanın üst katı Ayasofya Vakfiyesi kapsamında değerlendirildi. Ayasofya bir vakfiyedir ve içinde birçok unsur bulunur. Bunlardan biri meşruta problemidir. Yıllar sonra burada birinci defa aileler yaşamaya başladı. Ayasofya’nın imamları ve din vazifelisi hocalarımız da şu anda bu binada ikamet ediyor. Üst katların otel değil, ailelerin ve hocalarımızın yaşadığı bir alan olması bana nazaran çok daha değerli. Alt kattaki dükkânları en başından beri kitapçılar için planladık. Bu süreçlerin devlet yapısı içinde tamamlanması kolay değil. Nasıl alınacağı, nasıl ihale edileceği, nasıl işletileceği üzere birçok basamak var. Sonunda basın yayın topluluğuyla bir ortaya gelerek bunların hepsini tamamladık. Bugün tarihi Şengül Hamamı Sokak ve yanındaki küçük sokak olmak üzere iki başka sokak büsbütün kitaba ayrıldı. Burası bir vakıf binasının altında bulunuyor ve burada kitap dışında bir şey satılmaması için baştan kural koyduk. İkramlık eşyaya dönüşmesini istemiyoruz, zira bu çeşit alanlar bu türlü böyle bedelini kaybediyor. Yayınevlerine teşekkür ediyorum, büyük bir heyecanla buraya geldiler. Son iki haftadır haftanın üç günü buradayım, herkesin heyecanı yüksek. Bu uğraşın samimi ve kıymetli olduğuna inanıyorum. İnşallah burası daha da büyüyecek.”

PALA: BUGÜN YAPILAN İŞ YALNIZCA BİR BAŞLANGIÇ

Yazar İskender Pala ise “Bugün burada yapılan işin yalnızca bir başlangıç olduğunu düşünüyorum. Bundan sonra yapılacak çalışmaların üst üste konularak, daha hoş bir hayat için medeniyetimize ilişkin bütün kitap ve kitaba ait pahaların burada temsil edilmesi gerekiyor. Bu nedenle ister mülk sahibi, ister kiracı, ister çalışan olsun, burada vazife yapacak herkesin farklı bir sorumluluğu var. Bu türlü bir müesseseyi İstanbul’da hayal eden insanların hayallerini gerçekleştirmek durumundayız. Bundan sonraki çalışmalarımızın buraya bir hayat kazandırması gerektiğine inanıyorum. Buranın her daim nefes alınan, İstanbul’un entelektüel yerini oluşturacak, insanlara güzellikleri, hoşlukları ve doğruyu kazandıracak işlerin yapıldığı bir yer olmasını dilek ediyorum” sözlerini kullandı.