Et tutkunları için kötü haber! Yeni araştırmalar, bazı abur cuburların beyin sağlığını tehdit ettiğini ortaya koyuyor. Detaylar burada!
Abur cuburlar, hem fizyolojik hem de psikolojik sağlık üzerinde oldukça olumsuz etkilere sahip olduğu bilinen bir gerçektir. Ancak, Virginia Tech Üniversitesi’nden bilim insanlarının yaptığı yeni bir araştırma, bu sağlıksız gıdaların zararlarının yalnızca bedenle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda beyin sağlığını da tehdit ettiğini ortaya koydu. Çalışma, özellikle hangi abur cuburların beyin fonksiyonlarını en fazla etkilediği üzerine odaklandı ve gündelik yaşamda sıkça tükettiğimiz bazı yaygın gıdaları inceledi. Bu durum, tüketim alışkanlıklarımızı gözden geçirmemiz ve sağlıklı beslenme konusunda daha bilinçli olmamız gerektiğini gösteriyor.
Araştırmada, toplam 4.750 Amerikalı, 55 yaş ve üzeri bireyler uzun bir süre boyunca takip edildi. Katılımcıların beslenme alışkanlıkları ile beyin sağlıkları arasındaki ilişki derinlemesine incelendi. Özellikle ‘ultra işlenmiş’ gıdalar bu bağlamda en çok dikkati çeken unsurlar oldu. Ultra işlenmiş gıdalar, genellikle yüksek oranda işlenmiş et ve şeker içeren ürünlerdir. Araştırma sonuçlarına göre, günde bir porsiyon fazla işlenmiş et tüketen kişilerde bilişsel gerileme riski yüzde 17 oranında arttı. Yani, salam, sosis gibi paketli gıdaları sıkça tüketmek, ilerleyen yaşlarda demans ve Alzheimer gibi nörolojik hastalıkların gelişmesi riskini artırabiliyor.
Gazlı içecekler, meyve aromalı şekerli içecekler ve buzlu çaylar da benzer bir etki gösterdi; günde bir porsiyon fazla tüketim yapan bireylerde riskin yüzde 6 oranında arttığı belirlendi. Araştırmada, ultra işlenmiş etler ve şekerli içecekler “en zararlı” gıdalar arasında ön plana çıkarken, diğer abur cuburların etkisi görece daha sınırlı bulundu. Cipsler, tatlılar veya hazır yemekler gibi ürünler doğrudan bilişsel gerileme ile ilişkilendirilmedi, fakat bu durum onların zararsız olduğu anlamına gelmiyor. Bunlar da içerdiği yüksek yağ, tuz ve şeker oranlarıyla genel sağlığı olumsuz yönde etkileyebilir.
Virginia Tech uzmanı Brenda Davy, bu konuda önemli bir noktaya parmak basıyor: ‘İşin sırrı denge ve ölçüde. Her şeyden az yemek mümkün ama aşırısı beyni de yoruyor.’ Bu gözlemiyle, sağlıklı bir diyetin önemini vurguluyor. Çalışmada, abur cubur ağırlıklı bir diyetin obezite, diyabet, kalp-damar hastalıkları, depresyon ve anksiyete gibi sağlık sorunlarının riskini artırdığı kaydedildi. O halde, sadece beyin sağlığını değil, genel sağlık durumumuzu da korumak için ne yapmalıyız? Araştırmacılar, beyin sağlığını korumanın en basit yolunun işlenmiş et ve şekerli içecekleri azaltmak olduğunu belirtiyorlar.
Bu noktada, evde yemek pişirme alışkanlığının geri kazanılması sürecin merkezinde yer alıyor. Çünkü evde yapılan yemekler, genellikle katkı maddeleri, yapay tatlandırıcılar ve renklendiriciler içermiyor. Böylelikle daha sağlıklı ve doğal besinlerle vücut ve zihin sağlığımızı destekleyebiliriz. Abur cuburların zararlı etkilerini en aza indirmek ve sağlıklı bir yaşam sürdürmek adına, beslenme alışkanlıklarımızı gözden geçirip sağlıklı alternatifler tercih etmemiz son derece önemlidir. Unutulmamalıdır ki, sağlıklı bir zihin için sağlıklı bir beden şarttır.
Yorum Yap