Ünlü dizi oyuncuları ve sanatçılardan organ bağışı hakkında ilham verici mesajlar. Hayata dokunmanın yollarını keşfedin!
Organ bağışı, toplum sağlığı açısından büyük bir öneme sahip olan hayati bir konu. Organ Nakli Koordinatörleri Derneği Başkanı Öğr. Gör. Nilgün Bilal’in açıklamaları, bu konuya dair önemli bilgiler sunuyor. Bilal, organ bağışı farkındalığını artırmanın yollarını değerlendirirken, sanat dünyasının etkisine de dikkat çekiyor. Dizi ve film senaryolarında organ bağışı temalarının işlenmesi, izleyicilerin bu konuya duyarlılığını artırmakta önemli bir rol oynadığını belirtiyor. Medyanın gücünü hesaba katarak, organ bağışı konusunda daha fazla sosyal sorumluluk üstlenilmesi gerektiği sonucuna ulaşmak oldukça değerli.
Özellikle televizyon dizileri ve film üretimlerinde sanatçıların ve yaratıcı ekiplerin, organ bağışına ilişkin doğru ve etkileyici içerikler geliştirmesi, toplumsal farkındalığın arttırılmasına büyük katkı sağlayabilir. Sanatçılar, karakterleri aracılığıyla organ bağışına dair mesajlar vererek, milyarlarca insanın bu konu hakkında düşünmesini ve harekete geçmesini sağlayabilir. Sanatın bu kadar etkili bir iletişim aracı olduğu günümüzde, bu tür çözümlerin önemi daha da artmaktadır.
E-DEVLET ÜZERİNDEN ORGAN BAĞIŞI
Türkiye’de her yıl on binlerce hasta organ nakli beklemektedir ve ne yazık ki bağış oranları bu talebi karşılamakta yetersiz kalmaktadır. Ülkemiz, canlı vericilerden yapılan organ nakillerinde dünya çapında lider konumdayken, ölüden organ bağışında geri sıralarda yer almaktadır. İşte bu noktada, ölüden organ bağışının arttırılması, toplumda sosyal bir sorumluluk bilinci oluşturma gerekliliğini ortaya koyuyor. E-Devlet üzerinden organ bağışı için yapılacak uygulama, bu bilinci artırmak adına önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir.
E-Devlet üzerinden organ bağışı yapabilme imkanı, vatandaşların bu süreci daha kolay ve güvenilir bir şekilde gerçekleştirmelerine olanak sağlayacaktır. Böylece bağış kararına ulaşma süresi kısalacak, kayıtların merkezi olarak tutulması kolaylaşacak ve farkındalık oranı artacaktır. Bu dijital dönüşüm, hem bireylerin organ bağışı yapma isteklerini artıracak hem de yasal süreçlerin daha az zaman almasını sağlayacaktır. Uzun yıllar boyunca, bağış işlemi için yetkili kurumlarla yüz yüze başvuru gerekliliği, pek çok kişinin bağış yapmaktan vazgeçmesine neden oluyordu. E-Devlet, bu durumu değiştirebilecek bir platform sunarak, bağışçılara çeşitli avantajlar sunmaktadır.
ORGAN BAĞIŞINDA DİJİTAL DÖNÜŞÜM
Organ bağışı konusunda dijital dönüşüm, toplumda bilincin artması ve farkındalığın yayılması adına önemli bir fırsat sunmaktadır. E-Devlet sistemine giriş yapıldığında, vatandaşlar bağış seçeneğini görmekte ve bu durumda organ bağışını düşünmeye teşvik edilmektedir. Bağış kararı kişilerin istedikleri zaman güncellenebilir veya iptal edilebilir, bu da sistemin esnekliğini artırmaktadır. Kayıtlı bağışçı bilgileri, Sağlık Bakanlığı’nın organ bağış bilgi sistemine otomatik olarak aktarılması sayesinde, gerekli bilgilerin paylaşılıp güncellenmesi kolaylaşacaktır.
E-Devlet üzerinden organ bağışının hayat bulması, genç ve dijital okur yazar nüfusun bu sürece aktif katılımını sağlaması beklenmektedir. Ayrıca, organ bağışı bilincinin gündelik yaşamın bir parçası haline gelmesi, toplumda kalıcı bir değişim yaratabilir. Bu proje, yalnızca bürokratik bir kolaylık sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda hayat kurtarma potansiyeli olan bir dijital dönüşüm adımı olarak değerlendirilmektedir.
KİMLER ORGAN BAĞIŞINDA BULUNABİLİR?
Ülkemizde, başta böbrek ve karaciğer olmak üzere, tüm organ ve doku nakilleri başarıyla yapılabilmektedir. Organ bağışında bulunmak için, 2238 sayılı Organ Nakli Yasası gereğince, 18 yaşını doldurmuş ve akli dengesi yerinde olan bireylerin ölümü halinde organ ve dokularını bağışlama kararı alması gerekmektedir. Bu süreç, yasal bir düzenleme olarak organ bağışının belgelendirilmesini sağlamaktadır. Ayrıca, sağlıklı bireyler, tıbbi ve etik kurallara uygunluk sağlandığında, yaşarken bir böbrek veya karaciğerinin bir kısmını bağışlayabilir.
KADAVRA ORGAN BAĞIŞI
Kadavra organ bağışı, ölen bireyin tüm bedeninin tıp eğitimi amacıyla tıp fakültelerine bağışlandığı bir süreçtir. Türkiye’de, organ ve doku bekleyen 32.982 hasta bulunmaktadır. Bunların 25.650’si böbrek, 2.504’ü karaciğer, ve 1.540’ı kalp beklemektedir. Yılda ortalama olarak 3.500 böbrek, 1.750 karaciğer, 43 kalp ve 18 akciğer nakli yapılmaktadır. Kadavra organ bağışının artırılması teknolojik ve toplumsal farkındalıkla mümkün olacaktır. Şu an için, beyin ölümü gerçekleşmiş vakalarda organ bağışlama oranı %22 civarındadır. Ancak, kayıtlı organ bağışçısı sayısı 775.841 kişidir ve bu sayının artırılması amacıyla farkındalık çalışmalarına ihtiyaç duyulmaktadır.
ONKOD FAALİYETLERİ
Organ Nakli Koordinatörleri Derneği (ONKOD), 2005 yılında bu alandaki tüm sağlık profesyonellerini bir araya getirmek amacıyla kuruldu. Ülkemizde, organ bağışı konusunda farkındalık yaratabilecek en önemli sivil toplum kuruluşlarından biri haline geldi. Her geçen gün artan organ bekleyen hasta sayısı, bağışların ise artmaması, derneğimizin çalışma yelpazesini daha geniş bir hale getiriyor. Bu konuda kamuoyuna daha fazla bilgi ve bilinç sunmak için büyük bir gayret içindeyiz. Çeşitli projelerle, organ bağışının artırılmasına yönelik çabalarımızı sürdürmekteyiz.
Organ bağışı konusunda daha fazla fırsat yaratmak ve halkta organ bağışı bilinci oluşturmak için çalışmaya devam ediyoruz. Bu durum, yalnızca sağlık alanındaki sorunların çözümü açısından değil, aynı zamanda toplumumuzun dayanışma ruhunu güçlendirmek açısından da hayati öneme sahiptir.
Yorum Yap