Eşi Hamza Çam’ı beyin tümöründen kaybeden Neziha Çam, eşinin hastalığı sürecinde alternatif tıp uzmanlarının önerdiği safranı bulmakta zahmet çekti. Neziha Çam, eşinin vefatından sonra köyünde safran ekti, üretici oldu ve “Ben bir şey yapmalıyım ve deva arayanlara deva olmalıyım” dedi.
Sivas’ın Yıldızeli ilçesi Kerimmümin köyünde yaşayan 3 çocuk annesi Neziha Çam’ın eşi Hamza Çam’a, 2016 yılında beyin tümörü teşhisi konuldu. Bu süreçte Neziha Çam, eşinin tedavi sürecinde bilimsel araştırmalar sonucu yılda yalnızca 1 ay çiçek açan safranın bitkisinin beyin tümörüne uygun geldiğini öğrendi. Neziha Çam, safranın fiyatının değerli olması nedeniyle alamadı. Tedavi sürecinde durumu daha da ağırlaşan Hamza Çam, 2017 yılında hayatını kaybetti. Eşi kaybettikten sonra safran bitkisini merak eden ve araştırma yapan Neziha Çam, yaşadığı Kerimmümin köyüne ekmeye karar verdi. İş insanı Fatma Aydoğdu’nun yardımı ile 350 bin TL dayanak aldı. Bu takviyeyle tohum alan Neziha Çam, eylül ayında köyündeki 2 dönümlük toprağa safran ekti. Neziha Çam, yaklaşık 2 ay sonra çiçek açan safranları toplamaya başladı. Çam, safran çiçeğinin ekimini geliştirerek, ailesinin geçimini sağlamaya çalışıyor.
‘ÖNCE DENEME ÇALIŞMASI YAPTIM’
Yaklaşık 2 yıldır saftan yetiştiriciliği ile uğraştığını söyleyen Neziha Çam, “Bundan 5-6 yıl evvel safran hakkında hiçbir bilgim yoktu. Eşimin rahatsızlığı üzerine safran bitkisini tanıdım. Bunun da nerelerde ve hangi şartlar altında yetiştiğini araştırıp, öğrenmeye başladım. Sivas’a da ahenk sağlayıp, sağlamayacağını test etmek için geçtiğimiz yıl 100 metrekare bir alanda deneme çalışması yaptım. O çalışmam sonucunda çok hoş sonuçlar aldım. Çiçeklenmesi çok hoş oldu ve iklim koşullarına çok hoş ahenk sağladı. Bununla birlikte Ticaret Sanayi Odası’na müracaat yaptım. Bir proje sundum ve oradaki liderlerimiz da bana pek inanarak ve güvenerek dayanak oldular. Bana finansman takviye sağladılar. Ticaret Sanayi Odası’yla birlikte, Tarımda Bayan Meskeni Projesi’yle bu iki dönümlük toprağa ekimimizi bu sefer de profesyonel olarak yaptık. Çiçeklenmemiz şu anda devam ediyor. Hasadımız, bundan yaklaşık 15-20 gün evvel başladı. Hala devam ediyor. Bir hafta kadar da tekrar devam edecek üzere görünüyor. Bir yılda 1 ay mühlet içinde hasat ediliyor. Ekim’in 15’i ile Kasım’ın 15’i ortasında hasat sürecimiz var. Ondan sonra da zati safran tekrar uykuya geçiyor. Gelecek yıl tekrar ekime kadar kendini büyüterek, çoğaltarak devam ediyor” dedi.
‘TECRÜBELERİMİ PAYLAŞMAYA ÇALIŞIYORUM’
Safranın birçok rahatsızlığa uygun geldiğini öğrendikten sonra bu bitkiyi herkesle buluşturmak için üreticiliğe yöneldiğini anlatan Neziha Çam, “Safran, köyümde de Sivas’ta da bilinmiyor. Bilinmeyen bir eser olduğu için merak ve ilgi çok fazla. Hani nasıl yetiştiğini, nasıl bir şey olduğunu, ne işe yaradığını çok fazla merak eden var. Ben de elimden geldiği kadarıyla öğrendiğim bilgileri paylaşmaya çalışıyorum. Üretirken edindiğim deneyimleri paylaşmaya çalışıyorum. Eşimin rahatsızlığı maalesef beyin tümörüydü. Eşim beyin tümörüne yakalanınca alternatif tıp araştırmalarına girdim. O süreçte safranın kanser ve birçok hastalığa yeterli geldiğini öğrenince ‘neden ben de yapmayayım’ dedim. Eşimi kaybettim. Bu süreçte geç kaldık. ‘Ben bir şey yapmalıyım ve deva arayanlara deva olmalıyım’ diyerek bu bitkinin ekimine başladım” diye konuştu.
Yorum Yap