SON DAKİKA
--:--:--

Ezgi Soysal’ın İstismar ve Güvenlik Mücadelesi: Sokaklarda Adalet Arayışı ve Medya Baskısı

Ezgi Soysal’ın istismar ve güvenlik mücadelesi, sokaklarda adalet arayışı ve medya baskısının etkileyici öyküsü.

0 Yorum Yapıldı
Bağlantı kopyalandı!
Ezgi Soysal’ın İstismar ve Güvenlik Mücadelesi: Sokaklarda Adalet Arayışı ve Medya Baskısı

İstanbul’da yaşayan Ezgi Soysal, CAN TV çalışanı olarak sürmekte olduğu haber ve içerik üretimi süreçlerinde karşılaştığı sistematik rahatsızlık ve tehdit durumlarını uzun zamandır kamuoyu ile paylaşıyor. Yaklaşık dört yıldır aynı mahallede oturduğu komşuları tarafından taciz ve saldırıya uğrayan Soysal, yaşadığı bu güvenlik sorunlarına karşı belediyeler, CİMER ve karakol başvurularında bulundu; ancak gelen yanıtlar ve alınan önlemler beklediği ölçüde olmadı. 2025 yılı başından itibaren üç ayrı saldırı vakasıyla karşı karşıya kalan Soysal, olayların hem fiziksel zararlar hem de psikolojik baskı olarak kendisini nasıl etkilediğini ayrıntılı biçimde anlatıyor.

Ezgi Soysal’ın İstismar ve Güvenlik Mücadelesi: Sokaklarda Adalet Arayışı ve Medya Baskısı

Yanında çalışanlarının ve basın mensuplarının güvenliğinin kamu otoriteleri tarafından da yeterince korunmadığına dikkat çeken Soysal, özellikle mahalle güvenliğinin ve sokak güvenliğinin temel alınması gerektiğini vurguluyor. Neredeyse günlük yaşanan ritmik bir tehdit ve taciz süreci, Soysal’ın çalışma hayatını da olumsuz etkiliyor; haber akışları için zamanında ve güvenli bir şekilde hareket etmek zorlaşırken, olayların perde arkası süreçlerinin de aydınlatılması gerekiyor.

Ezgi Soysal’ın İstismar ve Güvenlik Mücadelesi: Sokaklarda Adalet Arayışı ve Medya Baskısı

28 Ekim Salı günü yaşanan olaylar ise Soysal’ın daha önce karşılaştığı tehditleri somut bir şiddet aşamasına taşıdı. Evine dönerken yan binadaki dairelerin ışıklarının açık olduğunu ve dışarıya bakan insanların bulunduğunu fark eden Soysal, sözlü taciz ve tehditlere maruz kaldı. Ardından arabadan çıkan bir kişinin kendisine küfürlerle saldırması ve sonrasında yaklaşık on kişiye varan bir grubun onu aralarına alarak kafasına ve vücuduna tekme attığını dile getirdi. Yoldan geçen bir kadının ve bir çiftin müdahalesi olmasaydı, bu saldırının sonuçları çok daha ağır olabilirdi.

Adalet ve güvenlik arasındaki mesafe konusundaki kaygılar, Soysal’ın sadece bireysel bir mağduriyet olmadığını gösteriyor. Ocak ayından bu yana defalarca polis çağırmasına rağmen, olayların fail veya faillerine yönelik somut bir işlem başlatılamaması, yargı süreçlerinin yavaş işlemesi ve iddianamenin aylardır hazırlanamaması, mağdurun adalet beklentisini sarsıyor. Soysal, “10 ay geçmesine rağmen iddianame hâlâ hazırlanmadı” ifadesiyle, resmi mekanizmaların işletilme hızını ve etkinliğini eleştiriyor.

Yaşanan güvenlik zorlukları sadece bireysel bir mesele olarak ele alınmamalı; kamuya açık alanlarda çalışan medya mensuplarının güvenliği, ifade özgürlüğünün korunması ve toplumun temel haklarının güvence altına alınması açısından kritik bir sınav olarak görülüyor. Soysal, kendi durumu üzerinden benzer başkalarının da maruz kaldığı sistemik ihlalleri gündeme getirerek, medya çalışanlarının güvenliğine yönelik çağrısını sürdürüyor.

Geleceğe dair umut ve çağrı olarak Soysal, bu tür olayların tekrarlanmaması için hukuki ve idari mekanizmaların güçlendirilmesi, koruma kararlarının hızlı ve etkili uygulanması, ve toplumsal farkındalık için medya denetimi konularında acil adımlar atılmasını talep ediyor. Söz konusu olaylar zinciri, yalnızca bireysel bir mağduriyetten ibaret olmayıp, toplumun güvenlik algısını etkileyen geniş çaplı bir sorun olarak değerlendirilmeli. Soysal’ın verdiği mücadele, benzer tehlikelerle karşılaşan tüm meslektaşları için bir yol haritası oluşturabilir ve şehir halkının güvenlik hissini yeniden tesis etmek adına bir uyarı niteliği taşıyor.

Sonuç olarak, Ezgi Soysal’ın yaşadığı bu süreç, sadece kişisel bir durumu değil, kamu alanında çalışanların güvenliğine yönelik derin bir derdi ve adalet arayışını temsil ediyor. Bu mücadele, toplumun adalet ve güvenlik konularında ortak bir sorumluluk hissiyle hareket etmesini gerektiriyor; çünkü güvenlik, sadece bireylerin değil, tüm toplumsal dokunun temel direğidir.

Yorum Yap

Benzer Haberler
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, bölgeyi işaret ederek uyardı: 6 büyüklüğünde deprem olabilir
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, bölgeyi işaret ederek uyardı: 6 büyüklüğünde deprem olabilir
Erzurum’daki cinayetin şok detayları ortaya çıktı
Erzurum’daki cinayetin şok detayları ortaya çıktı
Kocaeli TEM’de TIR kazası! Ankara yönü trafiğe kapalı
Kocaeli TEM’de TIR kazası! Ankara yönü trafiğe kapalı
‘Fal bakıyoruz, muska yazıyoruz’ diyerek vatandaşları ağına düşürdüler! 62 şüpheli yakalandı
‘Fal bakıyoruz, muska yazıyoruz’ diyerek vatandaşları ağına düşürdüler! 62 şüpheli yakalandı
Antalya’da 15 katlı binada korkutan patlama! Alevler daireyi yuttu: 1 yaralı
Antalya’da 15 katlı binada korkutan patlama! Alevler daireyi yuttu: 1 yaralı
Bir kentte sır olay! Anne ve oğlu, her yerde aranıyor
Bir kentte sır olay! Anne ve oğlu, her yerde aranıyor