Ekim ayında SAMEKS rakamları, sanayinin duraksadığı, hizmet sektörünün ise yeniden güçlendiği önemli verileri gözler önüne seriyor!

Ekonomik faaliyetlerin büyümesi, çoğunlukla hizmet sektörü ile sınırlı kalmaya devam ediyor. Ekim 2025’te yayınlanan veriler, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış SAMEKS Bileşik PMI Endeksi’nin bir önceki aya göre 0,1 puan gerileyerek 51,3 seviyesine indiğini gösteriyor. Bu düşüş, ekonomideki genişleme eğiliminin devam ettiğini göstermesine rağmen, büyüme hızının sınırlı kaldığını da ortaya koyuyor. Ekonomistlerin analizlerine göre, bu durum; sanayi üretimindeki zayıf seyir ile hizmet sektöründeki toparlanma arasındaki ayrışmanın devam ettiğinin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Veriler, sanayi sektöründe meydana gelen zayıflığın, ekonomik büyüme dinamiklerini nasıl etkilediğini açık bir şekilde ortaya koyuyor. Sanayi Sektörü SAMEKS Endeksi, Ekim ayında 0,9 puan azalarak 49,6 seviyesine geriledi. Bu durum, sanayi sektörünün hâlâ daralma bölgesinde kalmaya devam ettiğini, ancak daralma hızının azaldığını göstermektedir. Bu noktada alt endekslerdeki gelişmeler dikkate alındığında, karma bir tablo ortaya çıkmaktadır:
Genel tabloya baktığımızda, sanayi sektörünün zayıf talep koşulları ve artan maliyet baskıları ile mücadele ettiğini görmekteyiz. Ancak, stok birikiminin ilerleyen aylarda üretimi destekleyebileceği umudu, bu durumun olumlu bir yüzüdür. Hizmet sektörüne baktığımızda ise, bu alandaki Hizmet Sektörü SAMEKS Endeksi, Ekim ayında 2 puanlık artışla 51,6 seviyesine ulaşmış ve faaliyetlerin yeniden ivme kazandığını göstermiştir.
Hizmet sektöründeki toparlanma, alt endekslerdeki gelişmelerle desteklenmektedir:
Hizmet sektöründeki bu notlar, ekonomik büyümenin ana motorunun üretimden hizmetlere kaydığını net bir biçimde ortaya koymaktadır. Ekim ayında Bileşik SAMEKS Endeksi’nin 51,3 puanla eşik değerin üzerinde kalması, ekonomik aktivitede genişlemenin sürdüğünü, ancak büyümenin hizmet sektörüyle sınırlı kaldığını göstermektedir. Sanayi cephesinde üretim toparlanması ve stok artışı pozitif sinyaller verse de, işgücü talebindeki düşüş dikkat çekmektedir. Hizmet sektöründe ise güçlü istihdam artışı ve tedarik sürecindeki canlanma, büyümenin kısa vadede devam edeceğine dair umut verici sinyaller arz etmektedir. Ekonomistler, sanayi ve hizmet sektörleri arasındaki bu ayrışmanın, 2025’in son çeyreğinde Türkiye ekonomisinde “ılımlı ama dengesiz” bir büyüme görünümünü beraberinde getireceğini değerlendirmektedir.






















Yorum Yap