Bütçe görüşmelerinde alevlenen tartışmaların arka planı! ‘Cahiller, ahlaksızlar, terbiyesizler!’ sözleriyle yankılanan çatışmaların perde arkasını keşfedin.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda gerçekleştirilen bütçe görüşmeleri sırasında, gündem maddeleri yalnızca ekonomik verilerle sınırlı kalmadı; aynı zamanda siyasi tartışmalara da sahne oldu. Malatya Milletvekili Veli Ağbaba’nın yaptığı açıklamalar, toplantının ruhunu derinden etkiledi. Ağbaba, casusluk soruşturmasında adı geçen Hüseyin Gün’e ait fotoğraflar göstererek, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının bir “siyasi operasyon” olduğunu öne sürdü. Ağbaba’nın bu çıkışı, bütçe görüşmeleri sırasında izleyicilere ve komisyon üyelerine, siyasetin ekonomi üzerindeki etkilerini bir kez daha gündeme getirdi.
Ağbaba, elinde tuttuğu fotoğrafların içeriğini eleştirerek, bu görüntülerin bazı iktidar mensuplarını içerdiğini ifade etti. “Bir fotoğraf üzerinden Ekrem İmamoğlu’nu tutukladınız,” diyerek durumun ciddiyetini vurguladı. Bu noktada, tartışmanın siyasi boyutuna dikkat çekti. Özellikle, İngiliz hükümetinin tutumuyla karşılaştırma yaparak, “Bir yandan İngiliz casusluğu ile suçlanıyor, diğer yandan İngiltere Başbakanı kırmızı halı ile ağırlanıyor,” diyerek çelişkili durumu ifade etti. Ağbaba’nın bu ifadeleri, hem siyasi hem de uluslararası ilişkiler bağlamında pek çok tartışmayı da beraberinde getirebilir.
Politik Tartışmaların Derinliği
Görüşmeler sırasında yaşanan başka bir önemli olay da, Ağbaba ile AKP Adıyaman Milletvekili Resul Kurt arasındaki gergin tartışmaydı. Ağbaba, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanı’nın emekli aylıklarını bahane ederek kurumun zarar ettiğini savundu. Kurt’un itirazıyla meydana gelen tartışma, sadece karşılıklı suçlamalarla sınırlı kalmadı. Kurt’un “ilkokul mezunu adamsın” sözlerine, Ağbaba’nın ağır sözlerle karşılık vermesi, iki siyasi partinin arasındaki çekişmenin ne denli derin olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Bu tartışmalar gündeme geldiğinde, Ağbaba’nın “Kendini Adıyaman’a sor. Kim cahil, kim akıllı, kim paraşütçü, kim ne iş yapıyor?” sözleri, halkın bu konudaki duruşunu sorgulama çabası olarak da değerlendirilebilir. Siyasi arenada, belki de bu tür tartışmalar, yalnızca kişisel saldırılara dönüşmekle kalmayıp, seçmenlerin algılarını da derinden etkileyebilir.
Ekonomik Sorunlar ve Çözüm Arayışları
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in bütçele ilgili yönelttiği sorular da bütçe görüşmelerine damga vurdu. Gürer, tarımsal destekleme bütçesinde yer alan gübre ve mazot desteklerinin 2026 için “sıfır” olduğuna dikkat çekerek, bu durumun ne anlama geldiğini sorguladı. Komisyon Başkanı Muş’un yanıtı ise, konuya dair net bir bilgi sağlamaktan uzaktı. Böyle durumlarda, bürokratların cevap verme yetkinliği sıkça tartışılır hale geliyor.
Mahcup Sunumlar ve Eleştiriler
İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta ise Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın bütçe sunumunu eleştirirken, “Biraz mahcup bir sunumdu, biraz çekingen bir sunumdu,” dedi. Bu tür eleştiriler, hükümetin ekonomi yönetimi hakkındaki genel algıyı etkilemekte ve muhalefetin eline geçirdiği fırsatlar arasına girmektedir. Usta’nın bu çıkışına MHP milletvekili Kalaycı’dan gelen eleştiriler, hükümet içindeki ideolojik farklılıkları bir nebze gözler önüne serdi.
Açlık Sınırı ve Sosyal Adaletsizlik
Görüşmeler, insanları etkileyen sosyal konulara da değinildi. Usta’nın “24 milyon insanın gelirinin açlık sınırının altında olduğu” ifadesi, hükümetin sosyal politikalarına dair önemli bir değerlendirmeydi. Bu iddia üzerine Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’ın tepkisi, durumun ciddiyetini bir kez daha gündeme getirdi. İşçi sendikalarının verileri, sosyal adaletin sağlanıp sağlanamadığına dair soruları gündeme getirirken, ülke genelindeki ekonomik dengesizlik de tartışmalara konu oldu.
Sonuç olarak, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki bu görüşmeler, yalnızca bütçe rakamlarından ibaret olmaktan çıkmış; ekonomik verilerin yanı sıra siyasi ve sosyal konular üzerinde yapılan derin tartışmalar, milletvekillerinin tavırlarıyla birlikte izleyenleri düşündüren bir tablo sunmuştur. Ülkenin mevcut ekonomik durumu, siyasetin dinamikleriyle birleşerek daha karmaşık bir hal almış durumda. Her iki taraf da topluma hitap etme çabaları içindeyken, halka ulaşabilme yeteneklerini test eden bir ortamda bulunuyorlar.






















Yorum Yap