Lorenzo Micelli ile Beşiktaş’ı Play-Off’lara taşıyan bu heyecan dolu macerada yer almak için sen de katıl! Detaylar burada!
Beşiktaş Kadın Voleybol Takımı’nın başantrenörü Lorenzo Micelli, siyah-beyazlı takımın Sultanlar Ligi’nde play-off’lara ulaşma arzusunu ve hedeflerini ifade etti. Rehberliğinde oynayan oyuncuların yeteneklerini geliştirmeye dair önemli tespitlerde bulunan Micelli, Türk ve İtalyan voleybolunun son yıllarda kaydettiği ilerlemeyi de gündeme getirdi. Takım olarak şu anki performanslarından memnun olduğunu belirten İtalyan çalıştırıcı, “ŞU AN YAPTIĞIMIZ ŞEYE DEVAM ETMEMİZ GEREKİYOR” diyerek mevcut başarıların sürdürülebilirliğine vurgu yaptı.
Micelli ayrıca, takımın güçlü rakipleri arasında Fenerbahçe, VakıfBank ve Eczacıbaşı gibi büyük isimlerin olduğunu da dile getirdi. Bu takımların kalitesi ve deneyimi, Beşiktaş’ın hedeflerine ulaşmasında zorluklar yaratabileceğini gösteriyor. “Kazanmaya bir adım daha yaklaşmak için elimizdeki fırsatları iyi değerlendirmeliyiz. Dikkatli olmalıyız ve bazen risk almak gerekecek,” diyerek takım olarak mücadeleci bir ruh sergilemeleri gerektiğine inandığını ifade etti. Ayrıca, rekabetin yüksek olduğu bu ligde, kazanmanın sadece takımı başarıya değil, aynı zamanda oyuncuların gelişimine de katkı sağlayacağını vurguladı.
Yerli ve yabancı oyuncuların potansiyelini artırmak için önemli bir çalışma içinde olduklarını belirten Micelli, “TAKIMDA BİR SİSTEM OLUŞTURDUK” ifadesiyle bir plan dahilinde ilerlediklerini açıkça ortaya koydu. Her ne kadar rakiplerin güçlü olması, ligi zorlaştırsa da takım olarak hedeflerine kararlılıkla ulaşacaklarına inandıklarını dile getirdi. “HEDEFİMİZ PLAY-OFF’A ULAŞMAK” diyerek, bu sezonun en büyük hedeflerinin play-off’lar olduğunu belirtti. Sezon boyunca mevcut pozisyonlarını yükseltme çabası içinde olacaklarını da sözlerine ekledi.
53 yaşındaki başantrenör, yalnızca mevcut sezonu hedeflemekle kalmayacağını, geleceğe dair de planlamalar yapmaları gerektiğini vurgulayarak, “Bizim için en önemli şey, gelecek için sağlam bir temel atmaktır. Bu doğrultuda oyuna katılacak yeni yetenekleri keşfetmeli ve bir üst lig seviyesine ulaşabilmek için gerekli adımları atmalıyız,” diye açıkladı. İtalyan antrenör, kulüp içindeki birliğin ve takım kimyasının önemine de dikkat çekerek, takım olmanın getirdiği avantajları sonuna kadar kullanmayı hedeflediklerini belirtti.
“BELKİ DE ARA VERMEM GEREKİYORDU” diyen Micelli, voleybol branşının kulüplerin birinci önceliği olmadığı gerçeğini kabul etmesine rağmen, Beşiktaş camiasının kendisi için çok değerli olduğunu ifade etti. Kulüp kültürü ve taraftarların tutkulu desteği, takımın motivasyonunu artırıyor. Gelecek hedeflerine ulaşmada her zaman iyi bir atmosferin sağlanmasının kritik olduğunu söyleyen Micelli, yalnızca voleybol branşını değil, kulüp aidiyetini de önemsediklerini belirtmiştir.
Mücadeleci bir ortamın benimsendiği Sultanlar Ligi’nde rekabetin çok üst düzeyde olacağını vurgulayan Lorenzo Micelli, “GÜZEL BİR REKABET OLACAK” diyerek, tüm takımların sezon sonunda ilk sekize girmek için var gücüyle çaba sarf edeceğini belirtti. Bu noktada, takım oyuncularının hepsinin yetenekli olduğunu, hiçbir oyuncunun yedekte kalmaya mahkum olmadığını gösterdiğini ifade etti. “TARAFTARLAR, HER KULVARDA TAKIMI DESTEKLİYORLAR” diyerek, Beşiktaş taraftarının takım için büyük bir motivasyon kaynağı olduğunu aktardı. Onların desteği, takım performansına olumlu etki etmektedir.
Ayrıca, İtalya ve Türkiye’nin voleybolun en güçlü liglerinden olduğuna dikkat çekmesi, Micelli’nin sektördeki bilgi birikimini ortaya koydu. “SEVİYELERİ DİĞER TAKIMLARIN ÇOK ÜSTÜNDE” diye belirttiği yüksek performans, uluslararası arenada farklı kulvarlar arasında bir rekabet olduğunu gösteriyor. Bu güçlü rekabet, hem oyuncular hem de antrenörler için daha çok çalışmayı ve gelişmeyi zorunlu kılıyor.
Micelli, Türkiye ve İtalya arasındaki voleybol rekabetinin oldukça heyecan verici olduğunu vurgulayıp, “DUYGU KARMAŞASIYDI” diyerek, Türkiye-İtalya finalinde hissettiği karışık duygularını paylaştı. O anların kendisi için nostaljik bir önem taşıdığını ifade etmekte. “Bu tür maçlarda yalnızca sonuç değil, her iki takımın da duygusal durumunu değerlendirmek ve tecrübelerinden ders çıkarmak gerekiyor,” diyerek, başarılı olmak için koşulların nasıl değerlendirilmesi gerektiğini de belirtti. Bu perspektif, Micelli’nin sadece bir antrenör değil, aynı zamanda iyi bir gözlemci olduğunu da gösteriyor.
Yorum Yap