Tuncer Bakırhan, Türkiye’de tarihi bir dönüşümün kapılarını aralarken, dönemin önemli dinamiklerini gözler önüne seriyor.
Türkiye’de terörle mücadele ve demokratik bir yönetim anlayışının tesis edilmesi noktasında önemli adımlar atılmaktadır. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Bakırköy’deki Cem Karaca Kültür Merkezi’nde düzenlenen Yerel Demokrasi Konferansı’nın açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin kritik bir süreçten geçtiğini ve demokratikleşme sürecinin hızla ilerlemesi gerektiğini vurguladı. Bu bağlamda, yerel yönetimlere kayyum atanmasının yanlış bir uygulama olduğunu dile getiren Bakırhan, demokrasinin varlığı için barışın şart olduğunu belirtti. “Barış olacaksa demokrasi de olmalı” ifadesi, bu anlayışın belkemiğini oluşturmaktadır.
Yerel yönetimlere kayyum atanmasını eleştiren Bakırhan, bu konudaki tutumlarının net olduğunu ifade etti. Ahmet Türk ve Ekrem İmamoğlu gibi isimler arasında ayrım yapmadan, irade gaspına karşı durduklarının altını çizdi. Mardin, İstanbul ve İzmir gibi illerde yaşanan bu sorunların, demokrasi ile barışın birbirini destekleyen unsurlar olduğunu ortaya koyduğunu belirtti. Kayyum uygulamasının, kentlerin halk iradesini hiçe sayarak demokrasi anlayışına zarar verdiğini dile getirerek, “Kayyumla, kentin iradesinin gaspıyla demokratikleşme yan yana duramaz” dedi.
Bakırhan, sadece kayyumların değil, bu durumun ortaya çıkmasına neden olan yasaların da değiştirilmesi gerektiğini savundu. 21. yüzyılda hala sandıkta yenemediği için kayyum atanmasını eleştiren Bakırhan, demokrasinin yerelden başlayarak güçlenmesi gerektiğini vurguladı. Demokrasinin en fazla sokaklarda, mahallelerde ve yerel yönetimlerde hissedildiği gerçeği, bu bağlamda dikkat çekici bir konudur. Merkezden yapılan atamaların ve merkezi çözümlerin yerini, yerelden gelen taleplerin ve çözümlerin alması gerektiğini savundu.
PKK’nın Türkiye’den çekilme kararına da değinen Bakırhan, bu durumun tarihi bir dönüşümü beraberinde getirdiğini belirtti. “En son geri çekilmeyle birlikte, Türkiye’de tarihi bir dönüşümün önü açıldı. Örgütü ve silahı bir sopa olarak kullananların, kayyum atanmasına gerekçe yapanların elindeki sopa geri çekilmeyle birlikte alındı.” Bu dönüşümün, Türkiye’de barış süreci için büyük önem taşıdığını ifade eden Bakırhan, bu aşamanın sahiplenilmesi gerektiğini vurguladı.
Parti olarak hukuksuzluk karşısında durduklarını belirten Bakırhan, bu sürecin sadece çatışmaların sonlandırılması değil, aynı zamanda yerel demokrasinin kazanılması süreci olduğunu ifade etti. Eşit yurttaşlık ve kent hakkının tanınmasının önemine değinen Bakırhan, bu tür süreçlerin menzilinin sadece demokrasi ile sınırlı olmaması gerektiğini, adalet duygusunun da tayin edici olduğunu belirtti. “Bu zemin adaleti, hakkı ve hukuku savunur. Bu zemin demokrasiyi savunur” diyerek, yerel demokrasinin sağlanması için geçmişte büyük bedeller ödendiğinin altını çizdi.
Bakırhan, bu sürecin kalıcı hale gelmesi için somut adımlar atılması gerektiğine de dikkat çekti. “Son geri çekilme kararı, geleceğimiz açısından en büyük adımlardan biridir. Bu nedenle, bir an önce geçiş yasalarının çıkarılması gerekir” ifadeleriyle, halkın ve yerel yönetimlerin bu süreci desteklemesi gerektiğini vurguladı. Geçiş yasaları çıkarılmadıkça tartışmaların devam edeceğini ve bu nedenle somut adımlar atılması gerektiğini de ekledi.
Yorum Yap