Sokakların ustası, 11 yaşında başlayan serüveniyle 65 yıldır mesleğini yaşatan efsanevi bir hikaye. Onun hayatına tanık olun!
Isparta’nın renkli sokaklarında, 11 yaşından beri Osmanlı macunu satan 76 yaşındaki Ali Hasan Kahyaoğlu, hayatını bir meslekle özdeşleştirerek sürdürmenin örneğini sergiliyor. Onun hikayesi, sadece bir işin başından sonuna kadar olan süreç değil; aynı zamanda güçlü bir kültürel mirası yaşatma ve aile bağlarını güçlendirme eylemi. Kahyaoğlu, bu mesleği tam 65 yıldır sürdürüyor ve yaptığı işin ne denli kıymetli olduğunu, babasından miras aldığı bu mesleği bırakamayarak, oğluna ve torununa aktararak gösteriyor.
Ali Hasan Kahyaoğlu, bu mesleği sadece kendisi için değil, aynı zamanda bir gelenek olarak yaşatmanın da önemini vurguluyor. Çalışma azmi ve azın bu konuda verdiği mesaj, günümüz gençleri için büyük bir ders niteliğinde. Onun sözleriyle ifade edecek olursak, “Çalışmaktan vazgeçmeyin, gerekirse ekmeğinizi taştan çıkarın.” Kahyaoğlu, emeğin ve azmin her zaman karşılık bulduğunu tecrübe etmiş biri olarak, bu bilgiyi yeni nesillere aktarıyor.
65 yıllık emekle geçen ömür
Kahyaoğlu, “11 yaşından beri bu işi yapıyorum. Evimin geçimini 65 yıldır bu işle sağlıyorum. Tek çocuğumu bu meslekle okuttum ve şimdi burada torunuma bakıyorum. Oğlum şu anda komutan oldu. Bu meslek bana babamdan kaldı. Osmanlı dönemine kadar uzanan bir geçmişim var.” diyerek, hem geçmişini hem de geçmişten gelen değerleri yaşatma azmini dile getiriyor. Uzun yıllar boyunca sokaklarda geçirdiği zaman ve kazandığı tecrübeler, bu mesleğin zorluklarını anlamasını sağlıyor.
“Zabıtalar tepsimi alırdı bende gidip yenisini yaptırdım”
Kahyaoğlu, geçmişte geçirdiği zorlu günlerden bahsederken, “Ankara’da çok macun sattım. Düğünlere, toplantılara, hatta lüks otellere bile giderdim. Ancak zabıtalar, seyyar satıcıları sık sık kontrol ederdi ve tepsimizi alıp götürürdü. Ben de hemen yenisini yaptırır, satmaya devam ederdim.” diyor. Bugün o sıkıntıların geride kaldığını ve Isparta’nın mevcut durumunun buna göre daha iyi olduğunu belirtiyor. “Beni burada herkes ‘Ali Dede’ olarak tanır.” ifadesi, topluluk içindeki yerini ve önemini de gözler önüne seriyor.
“Macun tamamen kendi üretimim”
Kahyaoğlu, günlük kazancının 1000 ila 1500 lira arasında değiştiğini, ancak bazen bu rakamın 500 liraya kadar düşebildiğini belirtiyor. “Sürekli aynı yerde durmuyorum, farklı yerlerde geziyorum. Okullara gidip, çarşıda satış yapıyorum. Çocuklar kadar büyükler de bu macunu alıyor.” diyerek olgun müşterilerine de değinmeden geçmiyor. Kahyaoğlu, bu macunun tamamen kendi üretimi olduğunu, meyve özlerinden yaptığına ve her birini ayrı kaynattığına dikkat çekiyor. “Tepsinin gözlerine döküyorum ve kendiliğinden donuyor. Akşamdan hazırlayıp sabah hazır hale getiriyorum.” diyerek, üretim sürecindeki özeni ve titizliği gözler önüne seriyor.
“Gençler çalışmaktan vazgeçmesin”
Günümüzde iş bulmanın zor olduğuna dair gençlerden gelen şikayetleri duyan Kahyaoğlu, “Şimdiki gençler iş yok diye şikayet ediyor, ancak yapılacak çok iş var.” diyerek gençlere cesaret vermeye çalışıyor. Birçok gencin meslek beğenmemesi ve çalışmaya karşı çekinceleri olduğunu belirtiyor. “Ben 76 yaşındayım, hala çalışıyorum. Ekmeğimi taştan çıkarıyorum. Türkiye’de çalışmak isteyene iş çok.” ifadeleriyle, gençlere ilham vermek istiyor. “Bu macun işini yapmalarını da isterim ama herkes yapamaz. Sokaklarda bir tane ‘Ali Dede’ var, o da benim. Gençlere tavsiyem, çalışmaktan vazgeçmesinler ve azimli olsunlar.” diyerek, deneyimlerinin ve azminin önemini vurguluyor.
Yorum Yap