Ozan Elektronik Para AŞ’ye atanan kayyum, 10 şüpheliyi gözaltına alma kararıyla sarsıcı bir gelişmeye imza attı! Detaylar burada.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Terörizmin Finansmanının Önlenmesi ve Aklama Suçu Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen kapsamlı soruşturmalar neticesinde, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yasa dışı bahis, tefecilik ve suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama gibi ciddi suçlamalara dair önemli bulgulara ulaşmıştır. Bu bağlamda, Ozan Elektronik Para AŞ aracılığıyla gerçekleştirilen operasyonların detayları, ülkede yasadışı finansmanın nasıl döndüğünü gözler önüne sermektedir. Söz konusu şirketin, “7258 Sayılı Futbol ve Diğer Spor Müsabakalarında Bahis ve Şans Oyunları Düzenlenmesi Hakkında Kanun’a muhalefet” suçlamasıyla bağlantılı olarak elde edilen gelirlerin aklanması konusunda kuvvetli şüpheler bulunmaktadır.
Açıklamalara göre, gerçekleştirilen mali incelemelerin sonuçları, Ozan Elektronik Para AŞ’nin elektronik para kuruluşu statüsünü kullanarak suç gelirlerini meşru ticari faaliyet izlenimi altında finansal sisteme entegre ettiğini göstermektedir. Bu durum, yalnızca hukuki çerçeveler çerçevesinde incelenmesi gereken değil, aynı zamanda toplum açısından da son derece endişe verici bir durumdur. Vatandaşların güvenliğini tehdit eden, organize bir suç şebekesinin varlığı, kamu düzenini sarsma potansiyeline sahiptir.
POS TEFECİLİĞİ İDDİASI
Soruşturma kapsamında MASAK, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve bağımsız denetim kuruluşları tarafından hazırlanan raporların incelenmesi, olayın ciddiyetini gözler önüne sermektedir. Suç gelirlerinin, sanal POS cihazları üzerinden aktarılarak sisteme dahil edildiği belirlenmiştir. Bu raporlara yansıyan hususlar, Libya ve Irak gibi yüksek riskli ülkelerden gelen kartlarla yapılan işlemlerin, yüksek tutarlarda ve tekrar eden bir şekilde engellenmemesi, alarm üretilmesine rağmen gerekli tedbirlerin almaması gibi önemli eksiklikleri içermektedir. Aynı kartların farklı üye işyerlerinde kısa aralıklarla kullanılması, yapılan ticari faaliyetin şeffaf olmadığını ve doğrudan para aktarımı ile pos tefeciliği olma özelliği taşıdığını kanıtlar niteliktedir.
Öte yandan, Ozan Elektronik Para AŞ’nin sahibi Ozan Özerk’in ortağı olduğu Aveon Global Sigorta AŞ üzerinden “sigorta primi” adı altında gerçekleştirdiği para akışları dikkat çekmektedir. Bu para akışlarının, Londra merkezli Aveon Global Holding üzerinden kontrol edilmesi, finansal işlemlerin ne kadar karmaşık bir yapıya sahip olduğunu ve bu yapı içinde suç gelirlerinin aklanması amacıyla kullanılan yöntemlerin ne denli sofistike olduğunu göstermektedir.
402 MİLYON LİRA DEĞERİNDEKİ MAL VARLIĞINA EL KONULDU
Bu noktada, yürütülen mali analizler sonucu, toplamda 402 milyon lira değerinde 7 şirket, 3 konut, 5 arsa ve 4 araca ait mal varlığının tespit edilmesi, olayın boyutunu bir kez daha ortaya koymaktadır. Gözaltı kararı verilen 10 şüpheli ve 7 şirkete yönelik gerçekleştirilen eş zamanlı operasyonlar, düzenin sağlanması ve suçla mücadelenin gerekliliği açısından kritik öneme sahiptir. Mal varlıklarına el konulması işlemi, söz konusu suçların ne kadar geniş bir ağa yayıldığını ortaya koymakta ve devletin bu tür eylemlere karşı kararlılığını göstermektedir.
Son olarak, Ozan Elektronik Para AŞ’ye, İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği tarafından kayyım atanması kararı verilmesi, mali yapının korunması ve delil karartılmasının önlenmesi açısından önemlidir. Bu bağlamda, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma, suçtan elde edilen mal varlığı değerlerinin aklanması, yasa dışı bahis faaliyetleri ve pos tefeciliği suçlarıyla mücadele konusundaki kararlılıklarını ortaya koymakta ve kamuoyunun bilgilenmesi açısından da büyük bir öneme sahip olmaktadır. Bu durum, sadece hukukun üstünlüğü açısından değil, aynı zamanda toplumun genel güvenliği açısından da hayati bir meseledir.






















Yorum Yap