Başantrenör Lorenzo Micelli’nin Beşiktaş için Play-Off’a ulaşma stratejilerini keşfedin! Onun planlarını ve takımı nasıl şekillendirdiğini öğrenin!
Voleybol dünyası, özellikle Türkiye ve İtalya gibi ülkelerde son yıllarda önemli gelişmeler kaydetmiştir. Beşiktaş’ın başındaki Lorenzo Micelli, bu sezonun hedefleri, rekabet ve Türk ile İtalyan voleybolunun yükselişi hakkında önemli bilgiler paylaştı. Micelli, şu an için takımının ligdeki performansından memnun olduğunu belirtiyor. “Aldığımız sonuçlardan memnunum; fakat her zaman daha iyisi için çaba göstermemiz gerektiğini biliyoruz,” diyor. Beşiktaş, tarihi boyunca birçok zorluğa göğüs germiş, voleybol branşında da üzerine düşeni yapmaya çalışmıştır.
Micelli, Fenerbahçe, VakıfBank ve Eczacıbaşı gibi büyük takımların ligdeki varlığının, genellikle rekabeti ağırlaştırdığını vurguluyor. Bu takımların arasındaki farkın geniş olduğunu belirten çalıştırıcı, “Rekabet çok yüksek. Kaliteli oyuncularla dolu bir ligdeyiz,” diye ekliyor. Bu bağlamda, takımlarının ve sporcularının sadece bireysel yeteneklerini geliştirmekle kalmayıp, aynı zamanda bir sistemin parçası olmaları gerektiğini de vurguluyor. “Eğer kazanma şansımız varsa, bunu ertelemenin bir anlamı yok; zira biz takım olarak birlikte hareket etmeliyiz,” diyor Micelli. Takım çalışmasının önemine sıkça değinerek, şunları ifade ediyor: “Aramızdaki kimya her zaman pozitif olmalı.” Bu noktada, takımın başarısına giden yolda bireysel performanstan çok, takım oyununu önceliklendirmek gerektiğinin altını çiziyor.
Beşiktaş’ın hedefi, bu sezon play-off’a erişmek. Micelli bu hedefe ulaşmak için yıllardır süregelen birikimden faydalanacaklarını belirtiyor. Ona göre, “Sezon içinde bulunduğumuz pozisyonun her zaman üzerine çıkmaya çalışmalıyız. Diğer takımlarla kendimizi kıyaslayarak daha ileriye götürmemiz gerekiyor.” Beşiktaş’ın yeterli bütçeye sahip olmaması ise, rakipleriyle olan mücadelede belirli zorluklar yaratıyor. Ancak Micelli, bu sınırlamaların hem kendilerini hem de oyuncularını motive ettiğini belirtiyor. “Büyük takımların sahip olduğu bütçeleri hayal bile edemeyiz. Ancak bu bir meydan okuma. Bu meydan okumayı kabul ettiğimde, neler yapmam gerektiğini, hedeflerimizi biliyordum,” şeklinde ifade ediyor düşüncelerini.
Deneyimli teknik direktör, voleybol branşının genellikle kulüplerin önceliği olmadığına da dikkat çekiyor. “Siyah-beyazlı aile, kulübün önemli bir parçası. Voleybolun, futbol ve basketbolun gölgede kalabildiği bir ortamda dahi, taraftarlarımız yanımızda!” diyor ve kulübün büyük taraftar kitlesine vurgu yaparak ekliyor: “Taraftarlarımız, her durumda bizimle; bu bir motivasyon kaynağı.” Kendini kulübün parçası hissettiğini ve destek aldığını belirtmesi, takım olgusunun önemine de ışık tutuyor. Bu tür bağlar ve motivasyon, oyuncuların performansını da doğrudan etkiliyor.
Micelli, Sultanlar Ligi’ndeki rekabetin boyutlarını doğru bir şekilde analiz edebilmek için, ligin tüm takımlarının kadrolarında önemli oyuncular bulundurduğunu, bu nedenle zorlu bir sezon geçireceklerini belirtiyor. “Her takım, sezon sonu ilk sekizde yer almak isteyecek. Bu, güzel bir rekabet ortamı oluşturuyor,” derken, rekabetin seviyesinin artacağına işaret ediyor. Diğer takımları, her biri zorlu bir rakip olarak değerlendiren Micelli, “Kaybetsek de mücadelemizi sürdürmek zorundayız. Taraftarlarımız, sahada gördükleri mücadelemizi takdir ediyor ve bizimle beraber olmanın gururunu yaşıyorlar,” diyerek kendi takımının moral ve motivasyon kaynaklarını da belirtmiş oluyor.
İtalya ve Türkiye’nin voleybolda dünya üzerindeki prestijinden bahseden Micelli, her iki ülkenin lig organizasyonlarının çok yüksek standartlarda yapıldığını ifade ediyor. Bununla birlikte, “İki ülke, voleybolda dünyanın en güçlülerinden biridir; özellikle oyuncular ve antrenörler açısından,” diyor ve Türkiye’deki antrenörlerin ve oyuncuların sadece voleybol için mücadele ettiklerini vurguluyor. “İtalya ve Türkiye, bu konuda paralel ilerliyor ve aralarında ciddi bir rekabet var,” şeklindeki ifadesi, bu iki voleybol kültürü arasındaki etkileyici bağa da ışık tutuyor.
Son olarak, Micelli, Türkiye ile İtalya arasındaki dünyaca ünlü voleybol mücadelesini yorumlarken, gördüğü iki takımdan birinin kaybetmesine üzüldüğünü, ancak izlerken sadece teknik detaylara odaklanmaya çalıştığını da belirtiyor. “Bu tür maçlar benim için gerçekten bir duygu karmaşası yaratıyor. Takımımda çalışan oyuncuların o seviyede olduğunu görmek beni mutlu ediyor, fakat kaybedenin olduğu bir finalde olmayı kabul etmek zor,” diyor. Açıkça o anki duygusal durumunu ifade eden Micelli, başarılı bir takım olmanın sadece kazanmakla değil, aynı zamanda mücadele etmeye devam etmekle ilgili olduğunu yineleyerek sözlerini sonlandırıyor.
Yorum Yap