Yumurta alerjisi olanlara ‘grip aşısı’ uyarısı

Havaların soğumasıyla birlikte bulaşıcı hastalıklara da gün doğdu. Bilhassa influenza virüslerinin neden olduğu grip, her yıl bu periyotlarda yüzlerce insanı yatak döşek yatırır duruma getiriyor. Hal bu türlü olunca uzmanlar da gribe karşı dikkat edilmesi gerekenler hakkında vatandaşları uyarıyor. Gribin, kamuoyunda kolay bir hastalık olarak görüldüğüne ve de en çok nezle ile karıştırıldığına dikkat çeken Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nuran Katgı, grip hastalığının ne olduğunu ve de bu hastalığa karşı nasıl kişinin kendini müdafaası gerektiğini anlattı. Doç. Dr. Nuran Katgı, “Grip, influenza virüslerinin neden olduğu, yüksek ateş, kas ağrısı, halsizlik ve öksürükle seyreden bir teneffüs yolu enfeksiyonudur. Nezle ise daha hafif seyirli virüslerle oluşur. Nezlede burun akıntısı ve boğaz ağrısı ön plandayken, gripte ani başlayan ateş ve kırgınlık dikkat çeker” dedi.

HER YIL AŞI KESİNLİKLE YENİLENMELİ

Grip aşısı, bedeni influenza virüsünün yüzey proteinlerine karşı antikor üretmeye yönlendirdiğini ve böylelikle kişinin virüsle karşılaştığında bağışıklık sisteminin süratli karşılık verebildiğini aktaran Doç. Dr. Nuran Katgı, “Grip aşısı olan şahıslarda hastalık ya hiç gelişmez ya da hafif seyreder” açıklamasını yaptı. Grip aşısının her yıl yenilenmesiyle ilgili de açıklama yapan Doç. Dr. Nuran Katgı, “Grip virüsü daima genetik değişim geçirir; bu sürece ‘antijenik drift’ denir. Küçük mutasyonlar virüsün yüzey yapısını değiştirir, evvelki yıl oluşan bağışıklık yeni suşlara tam muhafaza sağlayamaz. Bu nedenle her yıl güncellenmiş aşılar uygulanır” dedi. Öte yandan bilhassa grip aşısı olması gereken kümelere dikkat çeken Doç. Dr. Nuran Katgı, “65 yaş üstü bireyler, kronik hastalığı olanlar, gebeler, sıhhat çalışanları ve bağışıklık sistemi zayıf şahıslar öncelikli kümelerdir. Bilhassa akciğer hastalığı olan bireyler (KOAH, astım vb.) fazla risk altındadır. Zira bu hastalarda teneffüs kapasitesi sonludur. Grip, bronşlarda iltihap ve daralmaya yol açarak teneffüsü zorlaştırır ve zatürre riskini artırır” diye konuştu. Öte yandan gebeler ve emziren annelerin grip aşısından çekinmemesi gerektiğine vurgu yapan Doç. Dr. Nuran Katgı, “Hamileler ve emziren anneler için de grip aşısı inançlıdır. Bilhassa ikinci ve üçüncü trimesterde yapılması önerilir. Anne ve bebeği hem gripten hem de komplikasyonlardan korur. Ayrıyeten 6 ayın üzerindeki tüm çocuklara da yıllık grip aşısı önerilir. Birinci kere aşılanacak 6 ay-8 yaş ortası çocuklara iki doz ortayla uygulanır” bildirisini verdi. Kanser hastaları, immün yetmezliği olanlar ve kronik hastalar için aşı güvenliği konusuna da ayrıyeten değinen Doç. Dr. Nuran Katgı, “İnaktive (ölü) grip aşıları inançlıdır. Bu kümelerde canlı virüs içermediği için enfeksiyon riski oluşturmaz, lakin bağışıklık karşılığı daha zayıf olabilir” diye konuştu.

ŞİDDETLİ YUMURTA ALERJİSİ OLANLAR DİKKAT

Grip aşısının koruyuculuk oranı ve yan tesirleri hakkında merak edilenleri yanıtlayan Doç. Dr. Nuran Katgı, “Koruyuculuk oranı çoklukla yüzde 50-70’tir. Bu oran düşük görünse de hastalığın şiddetini, hastaneye yatış ve vefat riskini kıymetli ölçüde azaltır. Aşının yan tesirleri olarak bireyde hafif kas ağrısı, enjeksiyon yerinde hassasiyet ve düşük ateş görülebilir. Şiddetli yumurta alerjisi olanlarda dikkatli olunmalıdır” kelamlarını kaydetti.

KOAH ve astım üzere hastalıkları olan bireylerin gribe karşı öncelikle aşı olarak tedbir almasında yarar olduğunu lisana getiren Doç. Dr. Nuran Katgı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Grip, bu hastalıklarda alevlenmelere neden olur. Teneffüs yolu iltihabı artar, oksijen düşer ve hastane yatışı gerekebilir. Aşılanmayan teneffüs hastalarında grip birtakım komplikasyonlara neden olabilir. Zatürre, teneffüs yetmezliği ve sepsis üzere önemli komplikasyonlar gelişebilir. Grip aşısı direkt zatürreye karşı değil, lakin grip sonrası gelişen bakteriyel zatürreyi önlemede tesirlidir. Dörtlü aşı ise iki A ve iki B tipi influenza suşuna karşı muhafaza sağlar. Bilhassa riskli kümelerde tercih edilir.”

BU AY AŞINIZI YAPTIRABİLİRSİNİZ

Grip aşısı yaptırmak için en uygun devrin Ekim ve Kasım ayları olduğunu aktaran Doç. Dr. Nuran Katgı, “Aşı yaptırdıktan sonra bağışıklık 2 hafta içinde gelişir, grip dönemi öncesinde muhafaza başlar. Aşı sayesinde bedende oluşan koruyuculuk 6-12 ay sürer. Grip aşısıyla birlikte birebir devirde COVID ve zatürre aşıları da farklı beden bölgelerine yapılmak koşuluyla birebir gün uygulanabilir. Etkileşimleri yoktur. Aile hekimliklerinde grip aşısı risk grubundakilere fiyatsız yapılır. Öteki şahıslar eczanelerden reçete ile temin edebilir” bilgisini paylaştı. Grip aşısı konusunda toplumda birtakım mitlerin olduğuna da dikkat çeken Doç. Dr. Nuran Katgı, ‘Güçlü bağışıklığa sahip olanların aşıya gereksinimi yok’ ve ‘Her yıl aşı olunca bağışıklık tembelleşiyor’ üzere telaffuzlara şu yanıtı verdi: “Bu yaklaşımlar yanlıştır. Güçlü bağışıklık sistemi bile yeni suşlara karşı savunmasız olabilir; aşı özgül muhafaza sağlar. Aşılar bağışıklığı tembelleştirmez, bilakis doğal enfeksiyon yaşamadan kollayıcı bellek oluşturur. Vitamin destekleri genel bağışıklığı dayanaklar ancak gribe özgül müdafaa sağlamaz. Tesirli prosedür grip aşısıdır. Grip, kolay bir soğuk algınlığı değildir; önemli komplikasyonlara yol açabilir. Aşı inançlıdır, her yıl milyonlarca şahsa uygulanır.”